Bölündük ikiye dörde
Dağıldık geçim uğruna
Dağlar aramızda perde
Ayrıldık geçim uğruna.

Her birimiz ayrı dalda
Kimse kalmadı sılada
Dağ olmuştuk bir arada
Devrildik geçim uğruna.

Tok kalmanın güvencesi
Bu zamanda para sesi
Sırtımız ekmek teknesi
Yoğrulduk geçim uğruna.

Toparladık varı yoğu
Yok yerine gitti çoğu
Hayat bir örümcek ağı
Çevrildik geçim uğruna.

Yalan dünya aldı bizi
İlden ile çaldı bizi
Yaktı ayrılığın közü
Kavrulduk geçim uğruna.

Binbir çile bin bir kahır
Hayat kısa yükü ağır.
Zor olsa da ağır ağır
Doğrulduk geçim uğruna.

Buyur dedik gel diyene
Boyun eğdik kul diyene
Günden güne sene sene
Eğrildik geçim uğruna.

İşte böyle hal ve durum
Büyüyor en küçük sorun
Antakya, Sivas, Erzurum
Savrulduk geçim uğruna.

Hicranî der: olma asi
Ak olmaz bahtın karası
Gurbette rızık kapısı
Çağrıldık geçim uğruna.

Nûriye Akyol

DOST KALEMDEN İNCİLER:

Soy soyladık boy boyladık,
Onlar çaldı biz oynadık,
Kader,gelecek oyladık,
Evrildik geçim uğruna...
-------Nurettin GÜLBEY