Gözlerin Gece Karası

Bir zamanlar, eski bir kasabada yaşayan genç bir kadın vardı. Adı Leyla’ydı. Leyla’nın gözleri, gece karası gibi derin ve sır doluydu. Herkes onun gözlerine hayrandı. Gözleriyle anlattığı hikayeler, kasaba halkını büyülerdi.

Bir gün kasabaya yeni bir adam gelir. Adı Selim’dir. Selim, Leyla’nın gözlerine ilk baktığında, içinde bir fırtına kopar. Gözleri, onu derinden etkiler. Leyla da Selim’e aynı şekilde bakar. İkisi de birbirlerinin gözlerinde kaybolur.

Leyla ve Selim, o günden sonra her akşam birbirlerini görmek için kasabanın meydanında buluşurlar. Gözleriyle konuşurlar. Leyla, Selim’e hayatının en güzel hikayelerini anlatır. Selim ise ona, yıldızların arasında kaybolmuş bir prensin hikayesini anlatır.

Bir gün, kasaba halkı Leyla ve Selim’in ilişkisinden rahatsız olmaya başlar. Onları ayırmak isterler. Ancak Leyla ve Selim, gözlerinin büyülü gücüyle birbirlerine bağlıdır. Birlikte olmadan yaşayamazlar.

Bir gece, kasaba halkı Leyla’yı kaçırır. Selim, Leyla’yı aramaya başlar. Gözleri gece karası gibi parlar. Her yeri didik didik arar. Sonunda Leyla’yı bulur. Onu kurtarmak için her şeyi yapmaya hazırdır.

Leyla ve Selim, birlikte kaçarlar. Gözleriyle birbirlerine olan sevgilerini ifade ederler. Artık hiçbir şey onları ayıramaz. Leyla’nın gözleri, gece karası gibi derin ve sır doludur. Ama artık bu sır, onların aşkının en güzel hikayesidir.

Ve böylece, Leyla ve Selim, gözlerinin büyülü gücüyle sonsuza kadar mutlu yaşarlar.
NOT: ÖYKÜ TAMAMEN BİR HAYAL ÜRÜNÜDÜR...