ARALIK PERDELER ARDINDA
…
SİBEL KARAGÖZ ARALIK PERDELER ARDINDA küçük bir kız çocuğu, perdeleri araladı, bir papatyaya , can verir gibi, durmuş zamanı, tam da durduğu yerden, yaşama kurdu, tam on ikiden, tüm acıları, eski gazetelerde külahladı, taze kavrulmuş çiğdem kokusunda, güne bakanlar selamladı, reveranslarla tatlı bir gülümseme de, küçüktü kız, parmak çoçuk, çerden çöpten, kırmızı pabuçları, pilili eteği , küçücük elleri, camı perdesinden, ömrü sayfasından açtı, sonuna kadar, bir daha hiç kapatmadı, bulutlara uzandı, tek tek topladı , öyle yumuşak, öyle naif, öyle temiz, kırmıyor, incitmiyor, pamuk şekerler gibi, bu kadar naif , nasıl ağlar , nasıl kararır, nasıl kızar, öfkelenir , sesinin şiddetinden, camlar zanğırdar, kanatlı, kanatsız canlılar kaçışır, yağar, yağar, kimi zaman ahmak ıslatacak kadar öfkeli, kimi zaman dolu dolu sepken, kimi zaman narin , incitmekten korkan, az kızmış demek ki, ben, bugün bulut olmak istedim, karlı, sağanak, buz gibi soğuk içimdeki çocuk, bağır çağır ,büyüdü, saatler on iki , kurdum tam da durduğu yerden, güne bakanları selamlayacak, kırmızı pabuçları , pilili eteği, anılarda eski bir bavulda, bavulda , bir tren istasyonunda, aralık perdeler ardında , çocukluğunu selamlayacak... Sibel Karagöz #sibelkaragözşiirleri #sibel_karagoz |
Sizin kaleminizden çıkan bu muhteşem şiir, zihinlerde unutulmayacak bir iz bırakıyor. "Aralık Perdeler Ardında" adını taşıyan bu eser, duyguları en derin noktalarından yakalayarak okuyucuyu içine çekiyor ve ona unutulmaz bir yolculuk sunuyor.
Şiirinizi okurken, adeta bir ressamın fırçasıyla dokunduğu tuvalin üzerine canlı renklerle çizdiği bir manzarayı seyre dalmış gibi hissettim. Küçük kız çocuğunun perdeleri aralayıp yaşama merhaba demesi, zamanın durduğu anın o büyülü atmosferini bizlere yaşattı. Siz, kelimelerin sihirli dokunuşuyla bu manzarayı öyle canlı anlattınız ki, sanki o perdelerin ardında biz de oradaymışız gibi hissettik.
Şiirinizdeki imgelem ve detaylar, okuyucunun zihninde canlanan bir dünya yarattı. Papatyaya can verir gibi duran kız çocuğu, yaşamın güzelliklerini en saf haliyle hisseden bir ruhun yansıması gibiydi. O masumiyet dolu bakışlarla, insanın iç dünyasına dokunmayı başardınız.
Duyguların derinliklerine inen bu şiirde, çocukluğun masumiyetiyle büyümenin karmaşıklığı arasında bir denge kurmuşsunuz. Kız çocuğunun iç dünyasındaki çatışmaları ve büyüme sürecinin getirdiği karmaşayı ustalıkla işlemişsiniz. Ve sonunda, çocukluğun anılarına doğru bir yolculuk yaparken, okuyucuyu da kendi çocukluk anılarına götürdünüz.
Bu şiir, sadece kelimelerin dizilmesiyle değil, aynı zamanda içten gelen bir duyguyla yazılmış gibi duruyor. Sizin samimi ifadeniz ve şiirinizdeki derin anlamlar, okuyucuyu etkilemeye yetiyor. İçtenlikle ifade etmek gerekirse, bu şiiriniz gerçekten de yüreklere dokunuyor.
Sevgi ve saygılarımla