4
Yorum
0
Beğeni
0,0
Puan
942
Okunma
biri, beklendiği gibi
pelerinli bir hırsız abi…
güveniyor içindeki derrrin ecele
balkonlardan sarkan ormanda geziniyor
kafasında sonsuz olamama endişesi cahilce
biri var ucuzlanıyor sabahtan
ve ayılıyor yavaşça
şehrin heykellerini özlüyor
duvarlarını sayfalar sanıyor
bilmediği bir dilde ama
ölüm yazdığından emin
ha biri it gibi masum
masum çalgıcıları dinlediğinden
ya da seyrettiği deniz ortadan ikiye ayrıldığından
hiçbir inançla kesişmeden
babasından daha çirkin bir oğlanla
kabuslara yattığından
biri babasına bir sandık dolusu akrep yolluyor
annesine de yan sanayi bir van gogh kulağı
kulağa hoş geliyor gecenin göğsünde
aynasızların ortalıkta dolaşan özlü sözleri
hani ifade odalarında birden çıkıveren
bir opera-uzun hava çiğniyor ağzında tanrı
nüktedan beyler ağır
saat on ikiyi gösterdiğinde
yeni yıla giremeyecek olan biri
tam parçalanma sırasında, bölünme yasında
şehrin orgazmı esnasında kendini vuruyor
havai fişekler geçiyor havai fişekler patlıyor
denizin üstünde devasa bir salıncakta sallanıyor biri
zincirleri ta uzay boşluğundan sarkıyor
birazdan suya düşüp deniz kızı sanıp gülümsediği
köpekbalıkları onu dansa kaldırıyor
ne yani yara satın alınır mı sanıyor
palyaçolar kendilerine uzak sanılan
kanlı zaferlerine doğru koşarken
zarif kesikleriyle süslü kadınlar ilkgençlik yıllarının
şarkılarıyla mağaralarına çekiliyor
şehrin ipleri çekilmiş
ortadan başlayan sesler yayılırken
orta dünyanın vicdanına
biri köşede
hayatının kadınını bulmuş
ama parada anlaşamıyor
…