8
Yorum
46
Beğeni
5,0
Puan
475
Okunma

Ömürden bir gün daha gitti
Hazan mevsimi esti yüreğime
Döktü yaprağımı birer birer
Savurdu rüzgar bir köşeye
Çöreklendi hüzün kalbime
Gün bitti,güneş yavaş yavaş battı
İçindeki birikmiş pişmanlıklar bitmedi
Beni aramana gerek yok vefasız
Karanlığın düştüğü her noktada beni bulabilirsin
Ama tanıyabilir misin işte o imkansız
İşte o zaman daha çok rahatsız olacaksın
Pişmanlıkların ve vicdanın yoracak kalbini
Çünkü,bu dikenli yollara sen düşürdün beni
Dallarımı kuruttun hazan mevsiminde
Sararmış yapraklarımı
Toprağa kavuşturdun,mutlumusun
Kuşlar bile sevdiklerine kavuşmak için
Kanat vururken mutluluğa sessizce
Masmavi gökyüzü bile
Hazan mevsiminde akıtır gözyaşlarını
Kimi zaman haykırarak ağlarlar üzerimize
Yüreğimizdeki sevinç gizlenmiştir derinliklere
Veda kokusu dalga dalga yayılır acımasızca
Hayata veda,güneşe veda, aydınlığa veda
Tahta masamda duran kahvenin acı tadında
Geleceğe bakıp geçmişe selam durmak vardır
Hazanın savutduğu her yaprakta ararım sevgiyi
Soğuktan kızaran yanağı,ayazı severim en çok
İnsan son durağa yakınlaştığını hisseder
Sonbaharda,nasıl ki yapraklar sararıp
Sıkıldıkları ağaçtan ayrılarak yok oluyorsa
Ruhumuz derin uykuya dalar bu mevsimde.
Hüzün dolar içimiz
Ve,yüreğimiz öksüz kalır sanki hazanda
YEŞİLIRMAK
5.0
100% (27)