Koşar, gülerdik hayaller ülkesinde
Irmaklar ve dağlar ayak olurdu bizlere
Garipliğin, köleliğin ve gurbetin yolunda
Bizler koşardık anlamsızca
Kimi günler ağlardık usulca
Kimi zaman sevişirdik doğaca
Ayırdılar ikimizi ve insanları
Şöhretin, paranın, malın mülkün esirleri
Çöllerde gezerdik mecnun misali
Adımız yazılmıştı zemine ‘dağlar şahini’ diye
Avcıydım, av olup vuruldum
Eşkalim aranır oldu dağda, ovada
Şiirler yazardık aşk için
Hüznümüzü gizlerdik sevda için
İçimizi karartılar kendini bilmezler
Nankörlerin ve alçakların ortasında

Kuşlar cıvıl cıvıl uçuşurken
Bizler köleliğin kucağında çırpınırdık
Ve güzellere nice sevdalanırdık
Bu anlamsız ve manasız gidişte
Kuşlarla uçardık göklere
Aşkla, inatla çıkardık dağlara, taşlara
Ve tarih yazardı bizleri
Bizlerde tarih yazardık
Tutuşurken el ele kol kola
Sevinirdik çocuklar gibi
Hep rüya kurardık geleceğe
Hasret kalırdık özgürlüğe
Hak’tan yanadır aşkımız
Yolumuz özgürlük yolu
Sevgimiz dünyalar kadar
Gün gelir biter özgürlük hasreti
11.05.1996