Bu şiirimin kınysunda,,,,,,

Bu şiirimin konusundan sizlere biraz bahsedeyim

Beyazıt Ekşi amcam köyün zorlugunu çok erken yaşlarda idrak eder sırf yaz üç ay boyunca harmandan kalkılıyor üç ay gece gündüz delicelerle sap çekiliyor sapın başına çıkılıyor deliceden düşüp kafayı gözü kıran çok samanlar ediliyor tahta gerilerle çekiliyor samanlık deşiliyor nefes alınmıyor
kuyular iple su çekiliyor atlar sulanıyor kimin küçük çocugu kuyuya düşüyor
Karpuz kabuguna ip baglayıp kagnı yapılıyor çekikiyor renkli oldugu kadarda zor bir yaşam biçimi

Amcam delikanlılıga ilk adım attıgı yıllarda Emirdağında liseyide okuyunca ben köyde yapamam der ver elini İstanbul istanbula gider bir şekilde
O yıllarda para pul yok gitti bi kere çalışıp para ilkecek yılda bir kez yazın köye izine gelecek ama evdeki hesap çarşıya uymadı çalışıyor çırpınıyor günlük yiyecegini anca kazanıyor uzuuuuun yıllarca yol parasını denkleyemiyor köye gelmek için köyde babasıgilde nerede ne durumda oldugunu bilmiyorlar İstanbul gibi koskoca bir şehirde gencecik bi çocuk kendisini yaşam savaşının içinde bulur babası köyün agası olsada bu senelerce aşını ekmegini İstanbulda arar ayakkabı boyar simit satar iyi bir fırına girer yıllarca o fırınsa çalışır lahmacun yapar pide yapar tyatrolarda oynar aşını ekmegini bir şekilde kazanır yaşıda ilerlerken oradan Samsunlu bir laz kızıyla evlenir çoluk çocugu olur koskoca bir hayatı İstanbuldan Emirdağın köyüne köyümüze hiç gelmeden yaşar .

Telefon gibi iletişimlerin hiç olmadıgı ata arabaya atlayıp İstanbul gibi büyük şehirlere kolay kolay gidilmediği yıllarda oglundan kaygı duyan babasıda artık iyice yaşlanmaktadır senelerce oglunu göremez köyler arasına şöyle bir şavır koyverir oglumu bilen gören duyan her kim olursa olsun mutlaka söylesin ille köyümüze gelsin senelerce onu göremedim burnuma kadar özlem doluyum eller anasınında benimde bir ayagımız çukurda ölmeden bari bir göreyim der.
Hatta o yıllarda Müge Anlıda yokki adamcagız Müge Anlıya gitse aratsa buldursa.
Zaten adamda vefat etmeden önce
Ben Müge Anlıda ilk programını yapmaktadır adam Müge anlıyı izlerken der ki
- Müge Anlı çooooook geç kaldın çok . Derin bir iç çekerek

O yıllarda köyümüzden yakın bir akrabanın yeni yetişen bir kıç çocugu dogu bölgemizden yatılı okul tutturur oraya okumaya gider kız ikinci üçüncü senesine gitmeye başladıgı yılarda Beyazıt amcamda tiyatro dalında anadolu turnelerine çıkar İstanbuldan otobüslerle dogu bölgemize İl il tyatro oyunlarını sergilemeye gider.

Köyümüzden Muş.ilimizde okul tutturan genç kızımız Muşa tiyatro oyunlarının gelecegini duyar ve bu tiyatroyu izlemek için okul arkadaşlarıyla tiyatroya bilet alır ve günü gelince giderler.

Tiyatro sahnelenir kız orada orada oyuncuların arasında Beyazıt amcamı görür , tyatrosunu izler ama amcamla hiç merhabalaşmadan salondan çıkar gider ve köye haber uçurur " Ben Ühretlerin Çetenin oglu Beyazıtı Muşta sergilenen Tyatro oyununda gördüm " diye . Ama o zaman oyuncu nedir filimci nedir köylere çooooook uzak ve yadsımalı oldugu için köydekiler Beyazıt amcamın tyatro oyununda görülmesine gülüşürler yani tatro başlıbaşına sanattır oysa

Amcamlarda Muşta oyunlarını sergilerler ve onlarda Mardine Diyarbakıra tyatro sergilemeye geçerler oldukları yerde durmuyolarki Beyaz amcam böyle bir yaşam mücadelesinin içinde işinde on yediden yetmişe savrulup giderken emekli olur işlerini bırakır ve karısının eşinin Memleketi Samsuna yerleşir, köye annesin babasının ölüsüne bile gelemez.

Zamanla sosyal medya twetter falan degilde illede facebook iyice yaygınlaşınca bir facebook sayfası açar, bizim Ekşiler sülalemiz köyde köklü koskoca bir sülaledir köyü bu sülale tamamlar. Facebook sayfasında direk Ekşi sülalemize dair aramalar yapar
Bu aramalarda benim sayfamla karşılaşır Hülya Ekşi diye bir takip başlar her gün sayfamı inceler hayret eder
Ben köyden neler neler yapmışım köyün onca imkansızlıklarının içinden şiirler yazmışım üç kitap yayınlatmışım şiirim bestelenip türküsü olmuş televizyon kanallarına konuk olmuşum ana haber bültenlerine gazetelere ana haber bültenletine köylü kızının azmi
Pancar tarlalarından edebiyat dünyasına başlıklarıyla televizyonlara konu olmuşum

Tüm bunları görünce amcamın içinde tiyatro yıllarından kalma sanatı yeniden filizlenmeye başlar ve bu sefer yadda yabanda köyüne ailesine hasret geçen bir ömre gurbet özlem şiirlerini yazmaya başlar.
Köyde anasının yemek pişirdiği kara herenlere varasıya şiirler yazar

Bende onun şiirlerini okuyunca çooook duygulandım çünkü amcam gurbete çıktıgında ben bebekmişim
Demekki senelerin özlemi sinesini çürüttü ki köyde anasının tenceresine varasıya yazıyor
Bende 18 yaşında köyden gidip te yetmişine kadar köyümüze hiiiiiç gelemeyişine bende

" Biri alsın gelsin Beyaz amcamı " isimli şiiri yazdım.

Oda bunu şimdi torunlarıyla Samsunda okusun

Ya biri alıp getirsin Beyazıt amcamı yada alıp getirsin çünkü 18 den 70 yıla aradaki özlem az degil

Gurbete çıkalı olmuş kırk sene
Kırk senede gelememiş bi dene
Özlem yazıyo ilene ilene
Biri alsın gelsin Beyaz amcamı.
Yüregi gurbette ayaz amcamı

Yeniköy içinde düzen soruyo
Anasından kalma kazan soruyo
Köyün gölünde yüzen soruyo
Biri alsın gelsin Beyaz amcamı
Gurbette yüregi ayaz amcamı

Kepenekle keçede kalmış gözü
Yeniköy deyi yanıyor özü
Ben özledim diyor yokuşu düzü
Biri alsın gelsin Beyaz amcamı
Gurbette yüregi ayaz amcamı

Durmadan soruyo düğünün ardı
İşlemelerde gözün nuru vardı
Damat yastıgını haginiz çaldı ?
Biri alsın gelsin Beyaz amcamı
Gurbette yüregi ayaz amcamı

Ahdeyliyor bu köye köle olacak
Irgatın omzunda sele olacak
Atların boynunda yele olacak
Biri alsın gelsin Beyaz amcamı
Gurbette yüregi ayaz amcamı

Kırmızı bohçayı düren olacak
Razı bu köyde ören olacak
Harmana samanı seren olacak
Biri alsın gelsin Beyaz amcamı
Gurbete yüregi ayaz amcamı.

Tandır evlerine eşik olacak
Bebenin yattıgı beşik olacak
Arabaşı tutan kaşık olacak
Biri alsın gelsin Beyaz amcamı
Gurbete yüregi ayaz amcamı.

Kovayla kuyudan su çekecek
Kurak topraklara bostan ekecek
Çapasına bile yaya gidecek
Biri alsın gelsin Beyaz amcamı
Gurbete yüregi ayaz amcamı


Kırklara ekin ekerim diyo
Adabelinden taş sökerim diyo
Düğünlerde toyda sekerim diyo
Biri alsın gelsin Beyaz amcamı
Yüregi gurbette ayaz amcamı

Düş görmüş masseyle tarla sürürken
Tarlanın anında leylek yürürken
Uyana kalmış köpek ürürken
Biri alsın gelsin Beyaz amcamı
Gurbete yüregi ayaz amcamı.

Boş vermen gurbette dertli yazanı
Yola çıkın erken sabah ezanı
Ya Özcanı salın ya Ramazanı
Biri alsın gelsin Beyaz amcamı
Gurbete yüregi ayaz amcamı

Samsun elindeyse bulunda gelin
İstanbulu yıkıp alında gelin
İsterse yolunda ölünde gelin
Biri alsın gelsin Beyaz amcamı
Gurbete yüregi ayaz amcamı

Hülya Ekşi