1
Yorum
6
Beğeni
5,0
Puan
227
Okunma
Şehirlerarası yolculuklar da o kadar çok arıyorum ki seni
Terminalleri boşalan otobüslerin camlarında arardım seni
Unutulmuş bir valiz görsem sanki bir yerlerde saklanan çocuk gibi koşturup geleceksin bana
Bak yoksun işte ellerin ,gözlerin gövdem sen gittikçe acıtıyor dizlerimde ki yarayı
Bir şehir bıraktın bana içinde neşeli insanların çoktan evlerinin ışıklarını yaktığı
Bense son duraklarda son otobüsün yolcuları gibi özlüyorum seni
Özlüyorum
Küt saçlarınla bakışırken gözlerinden uzak
Özlüyorum
Bir dilim ekmeğe limon sıkarken yüzünde ki ekşimeyi
Özlüyorum
Bir dal sigarayı nefessiz çektiğimizi
Özlüyorum
VİCDANINI
Şimdi demli bir bardağın karanlığında sana yazdığım mektuplar kadar yalnızım
Aslında sen gittin ve her kez ölmeye başladı sözlerimde kalbimde
Şimdi kürek,kürek isimlerini serpiyorum mezar taşlarına
Özlüyorum
Son otobüsün arka koltukları bizi almadan ilerlerken
Lozan kapısında esen bir Ahmet kaya şarkısını
Ferhat şensoy tiyatrosunda kahkaların kulaklarımı çınlatırken
Şifanın ışıltılı karanlığında seni beklerken
Pilavın üstüne ketçabı sıkarken
Yazdığım mektupları
Mektupları alan postacıyı özlüyorum
Şimdi bana sen adımı söyle
Rengarenk zarfların içerisinde kaybolan ben
Çocukluğum ,gençliğim postaneye koşturan tozlu ayaklarımla
Bekleyen bir çocuk var hala senin içinde.
5.0
100% (3)