10
Yorum
23
Beğeni
5,0
Puan
548
Okunma

Bu gece her zaman geçtiğim caddedeyim yine
Çekti uzun bir yürüyüşe yol beni
Karanlık bir sokağa daldım
Tütün sardım oturdum, o balkonun önüne
Kendime bir dal şiir yaktım
Dumanında türkü gördüm
Selam verdim hiç duymadı o nadide kul beni
Soğuk ve zifiri Karanlığın koynuna düştüm
Ne bir iz, ne ses, ne de sıcak bir gülüş vardı
Sadece bahardan kalan hanımellerinin kokusu kalmış
Vedalaştığımız o kafe nin önünde durdum saatlerce
Ömür boyu beklediğim o güvercinin gelip konması için.
Etrafta ne bir kuş, ne de bir bitab düşmüş dost vardı
Bir kaç serseri ve kendisiyle dertleşen bir de ben.
Sus dedi sus...
Sabra zorladı dil beni
Her gece olduğu gibi sadece dualar ettim
Ömrümü adadığım yâr için
Şafağı belirsiz güneşin doğması için.
Anamın yazmasını boynuna dolayan yâr
Aydınlanacak mı yine seninle ufkum
Hadi bir ses ver
Yoksa güneş doğmadan mı batacak.
Yıldızsız gecelere götürdü geriye kalan yıl beni.
İsmet Bozkurt (Dilsiz Kalem)
5.0
100% (20)