Bu Dünya da, geçilemez... Ulaşılamaz dağ mı var?
Uçulamaz gök...
Erışelemez yer mi var?
Aşılamaz deniz...
Varılamaz derya mı var?
Ölmeyecek
Canlı..
Yüzyıllarca yaşayacak...
Börtü, böcekler mi var?

Yaaa arkadaş!
Bu Dünya ya kazık çakıp...
Ebedi kalacağız mı sandın!..
Evet!..
Ne sandın arkadaş?
Bu Dunya ya...
Kök salıp..
Hiç ölmeyecek, kalacağız mı sandın?..

Yanılma!
Kendine gel!
Her gördüğüne selam ver.
Al gönlünü...
Gir kalbine, sevgiyle, kalıver.
Her şeye inat...
Gülümseyip, yüzüne, gülüver.
Hal, hatır sorup gönlünü alıver.

Yoksa Dünya sana, bana kalacak mı sandın!..
Ne sandın?
Ne sandın arkadaş?
Azrail hiç canı almaktan vaz mı geçer mi?..

Bak arkadaş!
Dışarda bahar tüter.
Güller de bülbül öter...
Bu ömür elbe, birgün biter.

Yaşamaktan, vaz geçip, solmakmak lazım!..
Onun için insanları hakir görmemek lazım.
Yaşarken insanların gönlünü almak lazım.
Merhaba deyip, değer vermek lazım.
Değer verip gönül almak lazım.
Dinçer Dayı