şair öldü
ışık düştü, kırkayaklı günün cebine
sokulmuş yapraklar eli koynuna geçip giden sahil boyu yıllar gece midir sularda inleyen öksüren çınar belki üşüyen erguvan pestilinde kırık camdan düşen nefes nerden tuttu bu ihtiyarlık neden ağrır dualarım minesine kırgın taçların şıvgın izleri körpecik eşiğinde içi geçmiş kapının ömrün rutubeti midir gözlerindeki özlem kokusu çürütür beni bende eyleyip |
Öldürmez.
Ah hicran-ı vuslat
Ömür rutubetli ah bu ihtiyarlık
Ah çınar
Kırgınım ağıran her saç telim kadar..
Yıllardan düştü yaprakları
Dışarda rüzgar
Camda üşüyen biri var
Kapıları kapatın yalnızlığıma ihtiyacım var.