Dronlarla uçuşa çıkmadan evvel
Kelebek elini öpüyordu bir tırtılın
Karınca kışın topladığı buğday taneleri icin
ağustos böceği ile helalleşiyor
Yüreği sızlayıp sazını bağışlıyordu ağustos böceği

Arılar sütünü eksik etmiyordu
biz insanların savaş sofrasında

Bolluktan sonraki kıtlıkla ,
hiç kimselere sırrını bildirmeden,
tezeklerini kurutuyordu inekler;
yanan her ciğerin Şubat soğuğu için

En karanlık gecelerde
Yarasalar sarıyordu kanayan taraflarımızı
Köpeklerin and içtikleri geceydi ölümüne sadık ölümüne minnettar

Lanet dökülüyordu
Gökkubbeden boşanırcasına
İklimini şaşırtıyordu toprağın
O gün tüm kediler şahit tutuldu ;
İnsanın insana ettiği zulme,
Lanet sıçradı diye milyonlarca yıldır
Yalanıp durdu alemin tüm kedileri
Her şeyi kediler görmüştü
Fravun kemiklerine emrettiğinde
Gözlerine kızgın miller çekilip nankör edildi tüm kediler .

Kuşlar kelebekler arılar yarasalar
İsaya ulaştıracaklardı bu zulmü
Kilometrelerce yükseklerde uçuştular

En yükseklerdeydi 3 kelimesiyle
bir yetimin uçurtması :
" Allah herşeyi görüyor "...