Şuurunda bir kıyafet dile
Gönlüm sözünde bir ziyafetim
İkramında gelir tine uğramışım
Vaveylâ ezgin bir yalvarıktır
Temburumda
Mavi bir hezeyandır
Ölümün şavkına vurgun
Kış gibi bir depremi
Bağrında
leylân kalayım
Yol uyanıklığında
Suret i ecrindir
Dünya terkedilesi bir yara gibi
Başka bir dünyaya açılmayı
Menetmez
İnsan tek kelime
Gözlerin naif kalır bana
Uykudan bir hücre sarar etrafımı
Narenin irkilmişliği
Gönülgâhımın terkedilmişliği
...
Mum gibi bir ışık
Huzura dilek deliniyorum
Kişneyen damlalarla
Yoktan yaratılmış siyahi bir at
Atım saatinin
vurdumduymaz yelkovanında
Vurulmuşum hecelerle...

Bir yelken çizik bir yarene gebe kalan
Bir yer var biliyorum
Murad edilmiş
Gül nidalarla nişanedir bülbüle
Aşıkın maşukuna eşreftir şensesiyle
Gül şenşakrak...

Adı lâ olan
Şemsinde bir yâr olan
Yutkunarak söylüyorum sevgimi utangaçlığında

Işında bir gönülgâhtır
Yerime öpük bir sılayla
Seni selamlayıp da...
Vurgunum sana yanık yanık

...

Gezgin imgeler...