1
Yorum
7
Beğeni
5,0
Puan
510
Okunma

📜📜📜📜📜
AHİRET-İ DÜNYA
İçinden kopuyorsa can kırıkları
Bazen imkansızlığın devri ,
Çaresizligin mülkü gibidir
Sıvaları dökülmüş anıların
Rengini kaybetmiş bir sessizlik
Ve içini saran köhne bir hiçsizlik hissi
Oturur kursağına
📜📜📜📜📜
Yaşanmışlık ve yaşanmamışlık
Ah, ahiret-i dünya
Bir varsın, bir yok
Bir yanımız yangında
Bir yanımız soğukta
Konuşanı da sensin oyunun suflörü de
Hayat tiyatrosunda
Neyine ki mal,mülk,koca dünya
Eni konu merdiveni kırık tırabzanların
Yalnızlık gıcırtısı çalınır kulağına
Pasını siler boynu bükük devrik yarınlarının
📜📜📜📜📜
Tavan arasında unutulmuş bir yaşanmamışlık
Duvardan düşmüş gibi gençliğin
Son fiyakalı çerçevesi
Tortop olup gitmiş zamanın yaprakları
Evveliyatı pas tutmuş sarı parşömen kağıtlarda
Ahireti dünya dediğin tavan arasında
Biri yalnızlık, biri ölüm
Sürgün edilmiş iki dünya arasında
📜📜📜📜📜
"Nazan Bekiroğlu’nun dediği gibi
İçimde çok büyük bir ağlamak var. Bir ağacın altında oturarak hem kendime, hem bütün insanlara, hem börtü böceğe, kurda kuşa. Bin yıllık gözyaşıyla ağlamak istiyorum."
Pınar Doludeniz
5.0
100% (3)