0
Yorum
6
Beğeni
5,0
Puan
404
Okunma
BU NASIL GİDİŞTİ
Giden gidene;
Gidenlerin yoluna, karlar yağsada
Dereler taşıp, dağlar aksada
Gidenler, mütllaka gidecektir.
Gittikleri yer;
Ölüm değil ya, ölümden öte
Ölümü tadmak için, gidilen yer.
Bir yanı yeşil bağ bahçe;
Bir yanı, har’dan kızıl ateş.
Gidenlerin; Kimler olduğunu bilmek
Gidenlerle uzaktan gitmek,
Dokunamadan vedalaşmak, çok acı.
Kendince vedalaşmıştı;
Bu ne güzel sessiz, sedasız
Selalı gidişti.
Herşeyi; Tek başına halletmiş,
Ne alacak kalmış, nede borç
Ne küslük, nede öfke.
O’ kadar çok giden var ki;
Gün günün ardından,
Baka, baka şaşa kalıyor.
Gitme diyemiyoruz’ki;
Eline, ayağına yapışamıyoruz’ki,
Gücümüz yetmez, sözümüz geçmez.
Biz kim, gitmeyin demek kim..?
Biz bilmeyiz;
Gidenler, nereye gider.
Belki; Bağ bahçede, gül olmaya
Belkide, kızıl har’dan, nar olmaya.
Biz bilmeyiz, ev sahibi bilir..!
Biz; Henüz gitmeyenler,
Bize düşen, işler sözler.
Gidenlerin ardından;
Güzel sözlerimizle,
Heybelerini doldurmak,
Ardlarından taşımak.
Gönülden vedalarımızla;
Yakından, uzaktan uğurlamalı
Ne el oğlu, ne el kızı, dememli.
Gittikleri yerlerde;
Zengin olmalarını sağlamak.
Bu nasıl gidişti diyip;
İçli, içli ağlamak.
Bize düşen; İşler, sözler bunlar...!!
Bilent ATALAY
13012023
Bursa
5.0
100% (1)