Bilmem ki neydi sırrı o muamma ne işti ?
Seni gördüğüm anda bütün dünyam değişti
Ârafta kaldı ruhum eceliyle sevişti
Seher vakti dağlarda estim kara yel oldum


Sundum yoluna senin canı kurban eyledim
Dokunur muydum aşka har olduğun bileydim
Ne gazeller okudum ne türküler söyledim
Sazın bağrından kopan ince ince tel oldum


Hasret karanlığın da eridim bir mum gibi
Hasret kaldım denize yandım sarı kum gibi
Hangi çıra yandı ki sana umudum gibi
Acıların kaldığı tatillik otel oldum


Ha ben sana yanmışım ha kış nazlı bahara
Atma nolursun böyle gönlümü bir kenara
takvimler aldattım ben geçen nice yıllara
Çağladım ardın sıra taştım deli sel oldum


Kendimden çok istedim bir gün mutlu olmanı
Aradığın her neyse çok geçmeden bulmanı
Ben oldum çilelerin sığınağı limanı
Dağ gibi dalgalara göğsümle engel oldum


İstemedim yüzün de bir katre hüzün olsun
istedim ki hayata gülen bir yüzün olsun
Bir gün seveceğim de yalandan sözün olsun
Istırap kapısına vurulan çengel oldum


Demir gibi attılar kalbimi bir denize
Battık’ça batı verdi hislerim giz’den gize
Koklayıp goncaları sen doyarken nergize
Ben her bahar ayında dalda kuru pel oldum


sürgün ettin aşkımı ütopyadan ta Çin’e
İhanet sarayları, burçlar kurdun içine
Doyasıya bakardım oysa ki ta içine
gözlerine uzaktan şimdi bakan el oldum