diyordum ki
doksan olsun yüz olsun
hatta yüzden bile öte
ömrüm yani
öyle çok çok olsun

ama bııkmışım düğünden bayramdan
bıkmışım ölümden ve yaşamdan
bıkmışım gülmekten ağlamaktan
bıkmışlım sevmekten ve sevilmekten
bıkmışım yemekten içmekten
bıkmışım yazmaktan çizmekten
bıkmışım aklı kıtı deşifre etmekten
bıkmışım söylemekten sövmekten

bıktım şehirden ve köyden
bıktım dereden tepeden
maviden ve yeşilden
bıktım ulan kediden ve köpekten

ne doksanı ne yüzü
ulan ne de yüzden bile ötesi
bıktım alavere dalavereden
bıktım insan kılıklılığın ikiyüzlülüğünden
ne doksanı ne yüzü
ne de yüzden bile ötesi
altmış beş çok mu ne
yaşam sevinci bitince

Tez gel Azrail kardeş, al beni de birlikte gidelim; sonrası Allah Kerim...

Daha dün Amasra’da yüzü gözü kömür karası kırk bir emekçi yerin dibinde öldü. Öldüler. Onlar öldü. Onlara Şehit diyor inanç sömürücüsü İblisler. "Allah’ın taktiridir bu, mekanları Cennet olacaktır inşallah. İnşallah! Biz de saraylı devlet olarak o şehit kardeşlerimizin çokça yakınlarına parasal yardım yapacağız evelallah... Takdiri İlahidir bu, başka da diyecek bir şey yok. Şimdi Fatifa... Hadi bakalım, hep beraber, gür sesle... Yeni seçimde oyunuzu bana verin, çünkü ben İslami gerçekliğin günümüzde tek lideriyim. Yani Peygamber efendimiz s.a.v. Muhammed’den bu yana... Şimdi çay paketi atsam sizin üstünüze, yüzünüze, gözünüze, tepenize; bir güzel demleyip için, keyiflenin diye.... Ama olmaz elbet. Ayıptır tabii.. İnşallah başka bir sefere... Bana, yani pardon dilim sürçtü azıcık galiba. Ya da öyle bişey mi yazmış danışman yanaşmalar. Neyse, ne; size ne, Allah’a emanet olun..."

"Yeni ve çok yeni sansür yasası çıkıp resmi gazetede yayımlanmadan önce bu yazıyı yazdım ya oh olsun bana!"

17/ekim/2022 Koruköy/Kırklareli