İnat inat üstüne, tutamadım ben seni
Yokluğunda kadrini, bildim desen olmaz mı?
Ne kadar uğraşsan da, atamadım ben seni
Beklemediğim anda, geldim desen olmaz mı?

Ayrılığın rüzgârı, yâd ellere dost etti
Yataklara düşürdü, sağlam iken hastetti
Bu hasretlik canıma, acımadan kastetti
Yeter gayrı kapını, çaldım desen olmaz mı?

İsterim ki bu sevgi, ebediyen bitmesin
Ölümüne arzular, bizi pişman etmesin
Sana olan bu aşkım, tabutumla gitmesin
Vuslatın kararını, aldım desen olmaz mı?

Sözlerine kızıp da, sanma sana darıldım
Sana sarılır gibi, yastıklara sarıldım
Ellerim dizlerimde, döğünürken yoruldum
Seni gördüğüm anda, güldüm desen olmaz mı?

Ha Şirin’im, ha Aslı, yanıp kavrulup tüttüm
Ulan senin uğruna, eridim, soldum, bittim
Dağlar taşlar aşarak, yollarını yol ettim
Sen de kabul edersen, kaldım desen olmaz mı?

Yahu Allah’tan korkmaz, yetmedi mi bu çile?
Bülbüle diken battı, kırılmadı hiç güle
Elbet Melek değilim, suçum olsa da bile
Bağışladım her şeyi, sildim desen olmaz mı?

Necati pişmanlıktan, gece gündüz yanıyor
Her kapı çalışında, seni geldi sanıyor
Kapandı, zannettiğim, yaralarım kanıyor
Sen yoksan ben de yokum, öldüm desen olmaz mı?

Necati OCAKCI
31.03.2022
ANTALYA