“UNUTMAYALIM Sağcısı da, solcusu da Türk’tü”

Tarih tekerrür derler, hatıralar canlandı
Şahsiyetler, olaylar, gelip gelip gidiyor
Yaşananlar yüzünden, gözüm yine kanlandı
Düşüncem geçmişime, dalıp dalıp gidiyor.

İsmet derler adına, tilkileri solladı
İnönü’de düşmanın, anasını belledi
Hitler’e mektup yazıp, gururunu elledi
Duymazlıktan gelerek, gülüp gülüp gidiyor.

Menderes, Bayar, Zorlu, Polatkan’la Köprülü
Deniz’le Yusuf, Mahir, bağımsızlık sembolü
Sağdan soldan asıldı, ilkbaharın üç gülü
Gözyaşlarım durmuyor, dolup dolup gidiyor.

Karaoğlan Kıbrıs’ta, şimşek gibi çakıyor
Cengiz Topel çok mesut, mavi gökten bakıyor
Turan Güneş Ayşe’yle, barış mumu yakıyor
Rumların masalını, silip silip gidiyor.

Isparta’lı Çoban Süllü, barajları kuruyor
Erbakan Milli Görüş, tanklarıyla vuruyor
Başbuğ Türkeş Turan’ın, hayalini kuruyor
Doğuda kahramanlar, ölüp ölüp gidiyor.

Turgut Özal uçakla, gezilerde tur atar
Yeni model getirdi, piyasa serbest satar
Türk nerede doğmuşsa, orayı vatan tutar
Hainler derslerini, alıp alıp gidiyor.

Orhan Şaik Gökyay’ım, Dağlarca’yla geziyor
Akif mücadelenin, destanını yazıyor
Arif Nihat Bayrak’la, sınırları çiziyor
Şairlere mesajlar, salıp salıp gidiyor.

Nazım Emperyalizm’in, köklerini kürürken
Âşık Veysel, Karakoç, aşk yolunda yürürken
Ozanlar kutsal vatan, potasında erirken
Âşıklar sazlarını, çalıp çalıp gidiyor.

Mahzuni’yle Daimi, haksızlığa dur dedi
Samsundan Ozan arif, Türklük için vur dedi
Ahmet Hamdi Akseki, tefsiriyle nur dedi
Şehidin namazını, kılıp kılıp gidiyor.

Kimimiz Maocu’ycu, Kimimiz Rus’çu oldu
Onun bunun çocuğu, hemen yerini aldı
Geride ihanetin, kanı yadigâr kaldı
Bilenler saçlarını, yolup yolup didiyor.

Komunist, faşist derken, güzel yurdum kanlandı
Uğur Mumcu, Gün Sazak, gömülmeden canlandı
Bahriye Üçoklar’la, Cinayetler ünlendi
Katiller mazlumları, dilip dilip gidiyor.

Özkuzu’yla Alpaslan, Veli Can’lar yaşıyor
Ülkü ruhu onları, geleceğe taşıyor
Bazısı ihanetin, zirvesini aşıyor
Türk Milleti gerçeği, bilip bilip gidiyor.

Kahveci’le Gaffar’ı unutmadım sırada
Halefoğlu, Kâmuran, kalmasınlar arada
Eşref Bitlis havada, niceleri karada
Yazıcoğlu makamda, kalıp kalıp gidiyor.

Kaos yaratmak için, Hırank Dink’i vurdular
Kürt, Türk, alevi, Sünni, planını kurdular
Etnik köken diyerek, ayrılığı ördüler
Dikiş dikiş üstüne, ilip ilip gidiyor.

Tarikatlar bir yandan, dert üstüne dert oldu
On beş Temmuz Fetö’ye, cevabımız sert oldu
Bazen on iki Eylül, bazen Mayıs, Mart oldu
İhtilâller milleti, bölüp bölüp gidiyor.

Unutmayız biz asla, tuttuğumuz ağıdı
“Övün, çalış güven” diyor, Ata’mızın öğüdü
Sağcısı, solcusuyla, Türk’ün nice yiğidi
Hürriyetin yolunda, ölüp ölüp gidiyor.

Sarhoş marhoş dediler, beş bin yıla can verdi
Mehmetçikle beraber, gazi oldu şan verdi
Koskoca bir millete, ebediyen kan verdi
O mavi bakışıyla, delip delip gidiyor.

Sen rahat yat Yüce Türk, devrimlerin sürecek
Kim asılmış, kim kopya, bilmeyenler görecek
“İstikbâl Göklerdedir”, bize yol gösterecek
Hedefe göz dikenler, solup solup gidiyor.

Yitirilen canlar bizim, kastedilen yurt bizim
Kendimize gelelim, çakal bizim, kurt bizim
Sevinçte gururumuz, çektiğimiz dert bizim
Her devirde düşmanlar, yılıp yılıp gidiyor.

Necati der burada, çoğunu sayamadım
Çalakalem yazarken, sıraya koyamadım
Çılgın denen Türk’leri, sevmeye doyamadım
Atatürk’le yolunu, bulup bulup gidiyor.
Necati OCAKCI
26.01.2022
ANTALYA