4
Yorum
0
Beğeni
0,0
Puan
1207
Okunma
Ağaçlar el sallarlar patlayan ham dalları
Aydınlık ve sağlıklı yeşil tente balları
Yatarak güneşlenmek gönle ısı ses parlar
Ateşli al portakal renk sarı dikkat harlar
Yarım çıplak ıslak ağaç yalnız ağlarlar
Asla gece için der parıldar kap dağlarlar
Mevsimlerin havasına kutlama yaparlar
Değişken yaprağıyla mevsime renk renk karlar
Koruyucunun kalbe kaya altında güçlü
Yaratılış doğuşla milyon nesille içli
Üstte hilal yürüten dolunay altı orman
Pırlanta göz kamaştır etkiyi dile sorman
Altında o ağacın yollar uzattım önde
Rüya ver dans yarına gereksinime söndü
Güneş sıcaklığına dillen soğuk duş dallan
Bilgi ince dalına düşünce tren dillen
Dünyaya güzellik yık maviyi dışarı süz
Ağaçla ayakta dur ısıma buz ver köz
Bir ağaç kimin ağız aç prens devalık in
Dünyaya karşı tatlı ol göğüs ver kalbe sin
Ağacınız sizdir kalp bir rengârenk akıldır
İklimden geceni gör gerçekten renk şekildir
Yaprağıyla yaşama Ağaç evlen yüzüğü
Ağaçla hayat basit göz yarın yap tüzüğü
Yankıları şiddetli sancılar vahşi doğa
Hafifin ışınlarına saçlar vurur şu dağa
Sis vadiler kristal sorsan diz nefes tutar
Ağlar kırık evine doğru hareket atar
Ağaç pençelerinde güçlü formda güçlü kan
Fısılda hep ağrıma bilki rüyam sende son
Karga yuvası kale korsan kulede prens
Yaşama koruma hep savun kilidi prens
Bahçede sizi gördüm siz çıplak ve kaslı
Kalbim güzellik hisset, duygum yok sizde yaslı
Mehtaplı ağaç yüzü gülümser dudakları
Gökyüzü nehre akıcı kelebek budakları
Derde Meydan okuyan huzurda iyileş biz
Karşı koyan ölüme Davranış biçimi iz
Kavurucu sıcakta hür bıraktı ten çoban
Şiddetli rüzgâra sırt verdin dingin çaban
Kuş dosta sığınak ver keyifli renk tonunla
Senin altında yolcu mutlu kalır onunla
Parkta ağacı seçtim aşk aşkımı hak etti
Zaman geri dönerek geç kalbe sona yetti
Huzura kutsal ümit Kökler filizlen zengin
Sahip Alçakgönüllü zafer şen cennet engin
Yeşillik ve rüyalar Ağaç gülümser söyler
Kuş olup benimle kal huzura dön ruh eyler
Bir ağaca sahibim o çok özgür bakar
Ağaçtan hoşlanırım çünkü özgürlük akar
Sonbahar gelmeye Ne zaman yapraklar kaldır
Hüzne dertleşme kusar, ondan kışıma daldır
Havlamasıyla dallar derde ağaç pansuman
Güne itaat oldu ağaç devama iman
Kaç nesile genişlet dün zamandan al sürdür
Milyon bellekte rüya vade gerçekte gürdür
Şehir sokak boyunca ağaçlar güçlü tatlı
Renk tonunda ayakta duran insanlar atlı
Sessiz ayakta durur hep hoş biçimde parlar
Ağaca düştü güneş, meyve çiçekler harlar
Ağaç üstünde kalkar ayağa gün ak yüzü
Mahzun mavi göz diker bakar cennet gökyüzü
Daha az ağacı kesin fazla ağaç yetiştir
Ağaç meyveleri ver, sen kökte gün atıştır
Dal ağaç gövdesinden Rüzgâr tut hava uçur
Bazen bir tomurcuğum dal çiçeğe haz kaçır
Uzun boylu ağaçlar var olgun bana hitap
Benim yazımı yazar şimdi bana bir kitap
Yaz kalemim bağrına, şiirimi miras bırak
Öl bedenim tabuta, ağaçlara can tırak
16.08.2008 10.10
(DEMYANLİ)İBRAHİM ÖZDEMİR