bülbülümüz yoktur ötsün
gülümüz yoktur koksun
saz çalmasınıda öğrenememişiz
yalnızız yapayalnızız bu dem

dostların sofrasından kalkmışız
itilen de biziz kakılanda
herkes doğruysa yanlış biz miyiz şimdi?
yalnızız yapayalnızız bu dem

kendi kendimizin katili olmadık mı bu yolda?
yollar bizimdir bilesiniz
küllerimizden doğmadık mı sonra?
yalnızız yapayalnızız bu dem

aşkın şarabından içmişiz
acının memesinden emmişiz
zılgıtı yiyende biziz çileyi çekende
söyleyecek sözümüz yoktur bu dem

bu şerde, bu fitneda palazlandıysa bu kadar
bu kin, bu nefret de diriyse bu kadar
dahada başkaca cehennem var mıdır bu dem?
korkuya hacet yoktur
herşey burdadır dostlar

döner döner dururuz
gönül gözümüzle görürüz
gördüklerimiz dogru mudur ?
sığınacak limanımız var mıdır bu dem ?

nice şiirler inşa etmişiz sana
kalplerimiz senindir bilesin
beynimizi silmişiz yeniden başlamak için
bu eller, bu ayaklar bizim midir şimdi ?

ihtiyacimiz yoktur makam hırkasına
elimizin tersiyle iteriz
bir fakir er olarak geldik
bir fakir er olarak gideriz
ince hak yolunda yürümektir niyetimiz
ince hak yolunu bulabilirsek

ne zemheriden çekiniriz
ne kızgın güneşler yakar bedenimizi
bir gün bulutlarda yaparız akşam gezintisini
bir gün yedikat yeraltında
daha ne bekleriz ?
biz erleriyiz gönüllerin
gönüller bizimdir bilesiniz ....