Bu Şiir;"Bir Saat önce,10 dakika da yazılmıştır."
Bu Şiirimi,1978 den beri senede bir kez görsemde,
Gurbette kendisinden ayrı yaşadığım Hafız Babam’a,
dün aldığım bir habere göre köyde bom boş stabilize yolda,
neredeyse bir saatte bir tek aracın geçtiği yolda,
dikkatsizlik sonucu yapmış olduğu trafik kazası üzerine yazdım.
Babamda çok şükür zerre çizik yok traktöründe ve ona vuran yada
babamın vurduğu kamyonette büyük hasar varmış söylediğine göre.
karşı tarafta da yaralanma yok yani maddi hasarlı bir kaza geçirmiş.
Babamın yaşı tam tamına 87 yaşına geldi.
20 yıldan fazladır her zaman söylediğim şudur.
Yeter artık çekil kenera ekme dikme biçme ,
7 tane evladın 7 tane evin var.
Nerede rahat oluyorsan orada kal ver toprağını icara
gel çocuklarınla yaşa emeklisin 12 ay boyunca biriken aylığın,
sana harmandır desemde dinlemez beni.
Ekmeyelimde tarlalarımız çölemi dönsin.
Milletin yiri cennet bahçesi gibi diyor.
Yedi evladı var yediside gurbette.
İhtiyacı yok,ekme deyince acımızdan ölelim mi der!
Oysa onunla beraber anacığım da aynı yaşta beli bükük
vav gibi olmuş. Güçleri yitik olsada yatalak değiller.
Göz görme kulak işitme vücut direnci zayıf.
İbadetini bile yaparken zorlanan bir duruma düşmüş.
Ama inadı inat ,sanırım sülâle genetiğimizden olmalı ki,
yaş ilerledikce inat tavan yapıyor.
Geçmiş olsun diye görüşsek te açtı ağzını yumdu gözünü.
Onu kırmamak adına telefonu hanıma uzattım ve
aldım kalemi bu Hiciv Şiirini kendisine yazdım.
Eminim ki Anadolu İnsanının pek çoğu bu durumda.
İnancı gereği olmalı ki,Hiç ölmeyecekmiş gibi bu dünyaya,
hemen ölecekmiş gibi öbür dünyaya çalışıp bocalayan
çabalayan bir kişiliğe sahip.
Allah yar ve yardımcısı yardımcıları olsun.
Bir zamanlar da yine aynı şekilde kırıcı olduğunda da
kendisine şu şiiri yazmıştım;

HAFIZ YUSUF EMMİ

Seksen beş yaşında tarım işinde
Hafız Yusuf Emmi eşle yarışır
Toprağın içinde motor peşinde
Hafız Yusuf Emmi işle yarışır

Tarlayı sürüyor otun deriyor
İlerlemiş yaşa gazın veriyor
Asalak tembeli böyle yeriyor
Hafız Yusuf Emmi yaşla yarışır

Hasetlik edeni dile vermeden
Ayıbı kusuru ele sermeden
Çalışıp didinir boşa durmadan
Hafız Yusuf Emmi düşle yarışır

Yerinde duramaz sanki uçacak
Toprağı sürecek tohum sacacak
Herkesten öndedir hızla kacacak
Hafız Yusuf Emmi kuşla yarışır

İşten değil dişten zula arıyor
Bahçesi yemyeşil suyun karıyor
Seksen beşi geçer yüze varıyor
Hafız Yusuf Emmi dişle yarışır

Çalışmazsa eğer suyun içemez
Ekmeği bulamaz hasad biçemez
Onun bu hızını kimse gecemez
Hafız Yusuf Emmi küsle yarışır

Dört oğlu üç kızı tırnağı olamaz
Böylesi değerin yeri dolamaz
Çalışan bedenler ölmeden solamaz
Hafız Yusuf Emmi taşla yarışır

Kulakları duymaz gözleri görmez
Elindeki işi kimseye vermez
İş onu bıraktı o işsiz durmaz
Hafız Yusuf Emmi pasla yarışır

Düzenli işiyle ağı örüyor
Hayata direnip dağı görüyor
Yavan ekmeğine yağı sürüyor
Hafız Yusuf Emmi aşla yarışır

Bedeni küçülmüş beli bükülmüş
Eskimiş donları dikiş sökülmüş
Adına oğlundan türkü yakılmış
Hafız Yusuf Emmi keşle yarışır

Resul’u hayırsız oğlundan biri
Kur’anla duâyla atıyor kiri
Şimdiden hazırdır tarlası yiri
Hafız Yusuf Emmi kışla yarışır
....... 14 / 08 / 2019