Bir içimlik değil bu aşk bu sevgi
Bir kâbusun sona erdiği
Dirliğin ve güzelliğin şiarı
Gözümden sakındığım vatanım
Gözlerimde ışıklar saklı
Yürekte ise toprağım
Mademki topraktan geldim ve yine olacaktım toprak
Yerle yeksan edilemez bu aşk
Nazenin olsa ne ki fıtratım?
Firar etmediğim kendim ve ülküm ve ülkem
Aşkın şahikası mevsimde saklı kıblem.

Röntgenini çektim dünün
Heba ettiğim ömrün şahlandığı
Yürekte saklı dirlik ve birlik
Surdan kaleler inşa etmedim ben
Kale’mse asla düşmeyecek
Kindar gölgeler ne ki?
Hem içte hem dışta saklı güçler
Varsın kursun sayısız tuzak.

Gözüm kapalı girerim ben savaşa
Ne haset edenler umurumda ne de hicretim
Sonlanır bende bitmeyen bu vatan aşkıyla.
Kökünü kazıdım kazırım da düşmanı
Dost bildiğim kimse yeter ki tutsun elini
Vatanıma duyduğum bu ihtimam ve şanlı mazimde saklı
Nice güzellik nice de ihanet.
Türk’ün Türk’ten başka dostu mademki yok
Yok olmaya değil tok olmaya çağırıyorum ben insanları
Gözü tok nice insan
Kimi insan varsın ol yaşlı ya da toy
Bir çocuk gibi sekerim ben vatan toprağında
Şehitlerimin de kanı kalmaz yerde
Başımsa hep dik ve gözlerim saklı ufkun her karesinde.

Kördüğüm kimi insan.
Bazense mevsim ve aşk şafağı atan
Şakağıma dayalı kalem
Elimde tüfek
Şahlandığım şerh düştüğüm illa ki yarınlar ve gelecek
Gelen gideni aratsa da bizi kimse yıkamaz
Yeter ki bir olalım vatan uğruna
Uğursuz addedilen hangi zalim ve hain ise
Kimse de korkutamaz gözümü
Kız başıma dayarım yüreğimi sipere
Siper aldığım varsın vücudum olsun defalarca vurulan,
Ben vuruldum bir kez güzel vatanımın toprağına
Hele ki şanlı bayrağım
Şecerem
Sicilim
Hüviyetim ve Türk kimliğim
Tüter de tüter aşk ve İlahi Ateş…

Solmaz da ufkum
Asla da tutulmaz nutkum
Kimse namert ve hain
İlla ki gelecektir sonu namususun ve eşkıyanın
İçre dönük bir aşk
Dışta saklıdır ünüm ve vatan sevdam
Kalemiz yıkılmaz
Asla da yitmez bu aşk
Elbet tütecektir duman her haneden
Un ufak olacaktır kendini bilmez zalim:
Önce Rabbim sonra kutsalım vatan toprağım
Ezer de geçerim bir bir kimse bu ülkeye nifak sokan…