10
Yorum
26
Beğeni
0,0
Puan
585
Okunma

Asırlar yanıyor gözlerimin ormanlarında
Siliniyor kuzey rüzgârlarının nemi
Eskiyen gövdesinden ağaçların
Toprak testilerde kızıl şarap
Kimsesiz, dingin
Yer kızıl, gök kızıl
Yanıyor eylül
Bir can diyor, bir can
Kızıl gonca toprağa düşen nefesine
Fesleğenler suskun,
Kokusunu kaybetmiş ötücü kuşlar
Toprağın her damlasına hasret su
Ağlıyor eylül
Adı sonbahar adamın
Eylül bakışlı düşü, düşüşü eylül
Hüznün çağrısı gülüşü
Tane tane kopuşu ondandır; yaprak gibi
Solgun renklerin perisi
Yaftası ölüm
Kanıyor eylül
Bir kez olsun tutmaz mı mayası ömrün
Suya imrenmek ondan belki
Hani toprak toprağa, sular sulara kavuşur
İnsan insandan; yaklaştıkça neden uzaklaşır
Karıncadan zayıf bir omuz; dost yastığı
Bir baş ki alabildiğine akılsız
Yükselen burcu kızıl
Ölüyor eylül
Abdurrahman Güleç