Saatin kadranına dolanmış nasırlı ellerim,
5 dedi mi gözlerim yuvasından çıkar,
Dudaklarım soğuk,

Serviste bir uyku süsler o en çetin kalbimi,
Saatin kadranına dolanıyor yalnızlığım,
Ben her sabah ekmeğin beyazında ,
Namus gibi yaşıyorum sevgimi.

Bir bulut geziniyor başımda,
İşçiler sıcak sıcak merhaba diyor,
Binlerce yüz eğmiş başını,
Makinelere söylüyor türküsünü,
Bir bulut geziniyor kasketimin başında,
Ne yana baksam
Maviler yüzüyor gemilerin korunda,
Ne sözler yutkunsam
Ellerim çiziyor kaderini hayatın en zorunda,.

Çocuklar bahçelerde bağrışıyor,
Elleri yüzleri kum içinde, sevimli,
Uzanıyorum hayallerinin iklimine ben de,
Çocuk gibi yaşayıp adam gibi bakıyorum,
Bahçelerde yeşeriyor sümbüller güller,
Baharda ötüyor türlü türlü bülbüller,
Sokakların sıcaklığı sarıyor mahalle başlarında,
Teyzeler, amcalar geçim telaşlarında,
Çocuklar düşüyor yağmur gibi hayallerime,
Eski şehirler, eski insanlar, eski yüzler,
Şimdi yeniden daha yeni kalbimde,

İşten çıkmışım, yorgunum, sırtım eğik,
Para mı yoksa bu şehir mi büyük,
Bak gözlerime soğuk kaldırımlarda yürürken,
İşçi servisinde maviye dolanmış saat kadranında,
Amcalar, teyzeler kaldırımlara oturup çay içerken,
Çocuklar şen şakrak yıkıyor zamanın perdelerini,
Ben her akşam, karanlığı yırtan gemilerimle,
Göğün en temiz hayallerinde yüzüyorum,
İş, makine, emek belki hayatımda robot demek,
Ben de nihayetinde insanım insan,
Kalbimde duygu , gözlerimde kan,
Kanatlanıyor her gecenin rüyasında ışıldayan,

Şehir anlatır bütün süslü yalanları yalnız,
Evimde eşim, çocuklarım, gözleri yıldız yıldız,
Şehir aldatır bütün şiirleri,
Gözlerimde umut yaralanmış bir ceylan,
Gözlerimde umut,
Bir toprak gibi yaslandığım en büyük heyelan.

Manisa/ 11.11.2021