0
Yorum
12
Beğeni
5,0
Puan
353
Okunma
Ey aşka susamış temiz yürekli genç,
Aşk yolunda koşmayı kolay mı sandın?
Aşmadan karlı dağı, dikenli yolu
Huzura ermeği marifet mi sandın?
Bu yollar yokuştur, menzilleri çoktur,
Geçit yoktur, derin sular var der Yunus
Yollarda kalmadan, suda boğulmadan
İki kelam aşka götürür mü sandın?
Bu dünya fanidir, değildir ebedi
Vefasız dünyayı vefalı mı sandın?
Değildir bu dünya darılma dünyası
Dünya dayanma yeri, bilmem mi sandın?
Her gönül aşka değer biçer mi sandın?
Hak eder mi sandın Aşkı her yüreğin,
Yürek denen hazinenin kapısını
Sahiden düşündün mü avama açık?
Nazlı yâre ulaşmak kolay mı sandın
Nazlı yar her gelene gider mi sandın
O yârin gönlünle girmenin sonunun
Ebed olduğunu unuttum mu sandın
İstiyorsan ulaşmayı sonsuz aşka
Ardına bırakmak gerek tüm dünyayı
Çıkarmak gerek “keşke” nin kılıfını
Bir üryan olarak varmak gerek yâre.
O yar ki kapısı kapalı ağyara
Yetmez ki çalmak kapısının
Sonsuzluğun, aşkın, huzurun yolunda
Hızla giden dört teker yeter mi sandın
Sen, ey aşka susamış temiz yürekli,
Yüreğindeki saf aşkı ziyan etme,
Elest meclisindeki yârin aşkını
Yaban ellerde tüketip de boş etme
Azın, özün, yolun, sonun senin olsun
Umudun arşta, aşkın kalbinde olsun,
Gece gündüz niyaz et tüm kâinata
Yüreğinde taşıyamadığın aşka
Yoldaş bir gönül nasibin olsun
Her şey gönlünce, her şey ömrünce olsun.
5.0
100% (4)