Dertlilerden hiç dert, güzelden yara
Yüce dağ başından, kar eksik olmaz
Aşıkların gönlü, koca bir hara
Aklından fikrinden, yâr eksik lmaz

Hava, su ve güneş, olup, ermenin
Hele vakti ise, meyve vermenin
Sırası gelmiştir, hasat dermenin
Ağacın dalın da, nar eksik olmaz

Doğru insanlar da, vicdan olurmuş
İnsan doğar hem de, insan kalırmış
Namus ile haya, özden gelirmiş
Kendini bilende, ar eksik olmaz

Her iman ehlinde, gönüller engin
Aramaz zenginlik, aramaz dengin
Dünyaları yığar, yok dermiş zengin
Yoksulluk çeken de, var eksik olmaz

Susuz kalmış gibi, dal gibi kurur
Çektiği çilesi, yüzüne vurur
Hasret acısıyla, kıvranır durur
Sevda çekenlerde, zâr eksik olmaz

Kötüyedir pirim, bilenler bilir
Giden hep masumdur, asiler kalır
Doğruyu sevmeyen, hep düşman olur
Pir Sultan olanda, dâr eksik olmaz

Bu kötü gidişe, garip ağlarken
Deli yüreğini, yakıp dağlarken
Her zaman gerçeği, çalıp söylerken
Lüzumsuz elin de, tar eksik olmaz

Sadık DAĞDEVİREN
Aşık LÜZUMSUZ