22
Yorum
31
Beğeni
5,0
Puan
754
Okunma

Yüklenirdik hayatı tüm acılarıyla
Yoktu içimizde pişmanlık, sabır vardı
Nasıl olsa bulurduk yolunu, rahatlamanın
Yılda bir kez koştuğumuz ormanlar yandı.
Yanan ne ağaçtı, ne çalı, çimen,…
Güzellikleri içimizde uyandıran masalsı
Kim ki gezinirken içinde dalmazdı hayale
Serap oldu umutlar, şimdiyse döndüler çöle.
Yine de ne garip ki aşikâr oldu
Yeşilin büyüsü, seveni derinden üzdü.
Alnından akarken teri elinde bidon
Bir ağaç kurtulsun diyen yollara düştü.
Nasıl uyanılır bu kâbustan bilemem
Vatanın kalbi, ruhuydu yeşil, asla geçemem
Mahzun bir çocuk gibi daldım bir düşe
Hayallerimizi katledeni ben affedemem.
Bizim izlerimiz vardı yanan dağlarda
Kavuşamayız yeniden meşeye, kayına, çamlara
Nasıl bakacağız şimdi kavrulmuş o sırtlara
Karaca, tavşan, üveyik, geyikler anıda kaldı.
Daha ilkokul çağlarında başladı sevgi
Alaca geyik koşarken sanki bize de seslendi
Anlıyorum ki bu sesi çok ararız biz
Ruhumuzun dayanağı güzellikler, ateşle yitti.
Ormanı olmayan dağdan hiç hazzedemem
Ağaca kıyana adam, insan da diyemem
Keşke bu yaşananlar birer kâbus olsaydı
Yitip gidenleri sorma, ben söyleyemem.
Oğuzhan KÜLTE
5.0
100% (23)