1
Yorum
0
Beğeni
0,0
Puan
867
Okunma

Yağmur damlaları tek tek düşüyor bedenime
Arındırıyor ruhumu kendimden
Yapmacık bir hayat yaşıyorum
Ya da kumdan bir kale var içimde
Düşen su damlalarıyla çözülüyorum
Sona eren bir bulmaca gibiyim
Anahtar kelimesini arıyorum hayatın
Ve çıkan söz karşımda
“Umudun varsa yaşa”
Girmişim bir labirent bulmacaya
Çözdükçe sanki kararıyor hava
Umutlar, hayallere dönüşüyor
Hayaller ise kararıyor…
Gidemiyorum labirentin çıkışına
Sesleniyorum ona sen gel diye
Hiç konuşmuyor benimle
Korkuyor karanlıkta belki de gelmeye
Veya hala geçmişini bekliyor özlemle
Siyahın resmini çizdim o gün
İki kişi yaptım ; biri sen , biri ben
Sen zaten siyahtın
Bende kendimi boyadım
Şimdi her şey karanlık.
Ve tüm renkler kaldı elimde
Oysa ne hayaller çizecektim bu renklerle
Bir kibrit tutuşturdun elime
Şimdi yakıyorum hepsini kararsınlar diye
O zaman anlayacağız siyahın matemini belki de.
Yandıkça karıştı renkler birbirine
Oluştu önümde bembeyaz bir perde
Uzanıyorum boyamak için siyaha
Yaklaşamıyorum yakınına
Meğerse gördüğüm bir ayna
Ama arkasındasın o anda
Dönüp giderken sen…
Uzandım aynaya ve boyadım siyaha
Görmemek için gidişini uzaklara.