Zamanı ikiye böldüm bu sabah
……Nemli tarafına, öksüz ruhumu sararak.

Ölüm ve acılara çatılmış candayım.
Yağmurlara çatlamış, toprak tenim
Telaşlı bir yalnızlığın içindeyim
Çöpçüler süpürürken yıldızları gönlümden
Güneşin omuzlarına yükleniyor sevdam
Ve bir gölge inliyor, ayak izimde
……Adımlarım uzaklaşırken kendimden
Bir son bakış bıraktım yakamozun gözüne,
Alabora olmuş, fırtına gemimden.
Siyah beyaz bir fotoğraf karesinde
……Sustu canı yanan çaresiz cümlelerim
Düşüncelerim ağladı aşk’a.
Sonbaharım şimdi, sarı gönlümde
Kavuşulmamış kırikindi yağmurlarına âşık
Varılmayan durağın, yitirilmiş sınırsızlığında
Sarı bir yaprak gibi düşüyorum
Yabancı mutlulukların son nefesine

Sıcak özlemler yaşıyor, diğer yanı zamanın
…….yanardağ zirvesinde donarak.

Korlar büyütüyorum yüreğimde
Sessizliğin sesinde kırılırken, yorgun nefesim,
Kundaklanmış umutlara sarılıyorum.
Ve
Saçlarımın sillesinde ağlarken can evim,
Belki diyorum, belki bir gün…
Bütünleşebilirsem zamanda
Toplayabilirsem hayatın kırıklarını
Çözülecek mutluluğun prangaları
Ki onlar bile
…………Özgürlüğe sevdalı….

Neş’e …