2
Yorum
3
Beğeni
5,0
Puan
765
Okunma

Güneş toplarken eteklerini,
Bir telaş, bir telaş sokaklarda.
Gemi çığlıkları,
Motor homurtuları,
Yuvasına geç kalmış kuş çırpınışları
Ve rıhtımdan boşalan insan yığınları,
İşte,
işte böyle başlıyor İstanbul akşamları.
El-ayak çekilmeden,
Renkler kayboluyor önce birer birer,
Bakır kızılına dönüşüyor bütün tonlar.
Piyerloti dedir artık ehl-i keyifler,
Altın boynuzu izler meraklı gözler.
İlkin parklar,
Sonra caddeler ve sokaklar boşalır.
Derken ortaya çıkar akşamcılar.
Kuytu köşelerde tenekelerde yanar ateşler,
Açılır ucuz şaraplar.
Sanki kırk yıllık ahbapdırlar,
Başlar koyu bir sohbet,
Hepsinde dert dert dert...
Anlarsın farklı olsa da hikayeler
Hepsi birer koca yürektirler.
Önemi yok,
Hor görse de ehl-i keyifler
En az onlar kadar gerçekler.
5.0
100% (3)