1
Yorum
9
Beğeni
5,0
Puan
560
Okunma

Tam karşımda bir adam
Sırtını güneşe dönmüş
Koltuğunda ağır ağır keder dökülüyor
Bir hikayesi var belli , gizlerle dolu
Suskun ve sözcükleri dilinin ucunda
Sadece kendisinin dayanabileceği bir uçta
Gözlerinde girdap
kaybolan dirhem dirhem geçmiş
Aldırış etmiyor kimseye
Bitkin mi değil mi belirsiz
Ayaklarında yıpranmış mağrur bir ayakkabı
Libası sefilliği tard etmiş ,o kadar ki örtmüş tenini
Elinde evirip çevirdiği bir sonbahar yaprağı
Kırışık nasiyesine durmadan yazıyor küskünlükleri
Durdukça yonta yonta uçurumlar açıyordu
Tenhaları düğümleyen sihirleri sanki tek güveni
Aldırış etmiyordu sırtındaki güneşe ,hava değişimine
Uzaklaştıkça kalabalıktan incelikle derinleşiyordu
İpini bir yalnızlığa çekmiş yadsıdığı kader aşına yaslanmış
Okudum okumasına çekindim sormaya
Çevirdi yüzünü kirpikleri değdi gözüme
Yitirdiği bir hüsnü cemaldi aşk kırgınıydı
Küllenmişti öyküsü kuyularda yankılanacak
Bir çığlık olup kala kalmıştı
Durulayarak bulanıklığını bu adam
Ardında hasretlere dökülen iki damla gözyaşını
Yalnızlığına gidecek bir sokak aradı
Yollar çatallandı zaten kayıptı öteden
Eriyip ufuktan
salına salına tükendi
Karanlık bir sokak kuytusundan
Ayhan Altun
5.0
100% (2)