5
Yorum
15
Beğeni
5,0
Puan
741
Okunma
2001 Kasım sonlarına doğru gece yarısı metro girişinde merdivenlerde uyuyakalmış ayakları çıplak bir çocuk görmüştüm. Hava sert ve ayazdı. Mendiller sağa sola dökülmüş, yerlere dağılmış bir vaziyette duruyordu. Çocuğu uyandırdım, bir taksiye bindirdim ve evine yolladım, param bitmişti. Ramazan ayı,kasım ve soğuk, o ayazda yürüyerek eve dönerken.dikmen yokuşunu tırmanıyordum. Aklıma bir sürü cümleler geliyordu, kafam da dizeler. Eve girdim gece yarısı 01:30 masamda ki kurşun kalemi alarak eski ajandama bu şiiri yazdım. Sonrasında bu şiir, radyo hayatına girmeme vesile olacaktı... İsa Karatepe
Mendillerim var abiler ablalar
Allısı pullusu
Üç beş kuruşa satıp ekmek alacağım
Anam hasta benim babam yok ki
Yüreğim yasta benim bilmezsiniz.
Kış erken çaldı kapımızı
Bir tokat gibi savurdu yuvamızı
Mendiller var bir tokata
Satılmayınca yüregime vurulan
Ekmek gibi yuvaları ısıtan
Ana gibi bildiğim mendiller var.
Direnir ayaklarım soğuga
Ellerim ayaza yokluğa
Hani bir simit parasına razıyım.
Anama bakmalıyım satmalıyım
Mendillerim var abiler ablalar
İçimdeki soğuga parasızlığa açlığa mendiller var
Gözlerimdeki sönen ışığa.
Ananız oldu mu sizin
Baş ucunda ağladı mı koynunuza
Yıldız döktü mü çaresizliğe
Saçlarında ki beyazları koparıp vermedi mi
Hırkalar örmedi mi minik kardeşinize
Sizden başka sevdi mi terk etti mi hani
Mendillerim var abiler ablalar
Yüzümde ezikliğim
Ramazan gelmeden iyileştirmeliyim
Anam gurur duymalı dua etmeli
Sahura ocagımız tütmeli
Bir dilim ekmek biraz peynir
Mendillerim var abiler ablalar
Hastalığa, açlığa, varlığa ya da yokluğa
Şu yaşıma
Kaderime mendiller var
Parasına değil artık istemem
Bir ekmeğe
Ekmek verin
Bütün mendillere bir ekmek
Yeter ki anam iyileşsin.
5.0
100% (8)