Ilk ben dokundum uzaktaki ürkek ellerine
Kelepçe takılı yüreğine ilk tohumu ben serptim
Kördüğümler açarak suladim gönül bahceni Gecene ışık oldum camdan süzülen
Bir ben bekledim perdenin kıvrımında kelebek kanatlarımla
Puslu düşlerinin alacasiyim ,
Gelmeyen zamanlarının taşıyıcısı,
Yorulmuş umudun son nefesiyim ha gayret! diyen
Saçların bir tutam çimen kokulu
Uzaklığın denizlerin gel- giti
Ne zaman üflersem acıyan yaranı benim de yaram kanar gizliden kırlara
Belki çok erken zamanların geç kalmış yolcularıyız
Elimizdeki tahta valizle bitmeyen yollarda
Avuçlarım kanıyor hasretinden
Sessiz sesin yankılanıyor göğüs kafesimde
Seni bekliyor çocukluk bilyelerim hayal kutumda
Bak gör yanaklarımdaki çiller senin güneş lekelerin
Hep gülümserken düşecek gibi korktugum
Söylesene; hep nisanda mı yağar yağmurlar bulutlar ben yüklüyken
Hep ayaz mı olur geceler yokluğunda
Ne olur bu sefer olmasın!
yine bir segah şarkı çalmasın gözlerinde
Dönülmez akşamın ufkunda olan...