Görünce tutuldu, nasıl konuşsun
Sözler düğümlendi, dil; lal’dir şimdi
Bir destur ver hele, gelip tanışsın
……Böylesi sevdalar, helal’dir şimdi
……Olgunluk en güzel, iclal’dir şimdi

Duydum ki her dakka, adım anarmış
Canan’ın dilinde, söz bal’dır şimdi
O’da benim gibi, nar’a yanarmış
……Gönülsüz sevdalar, dabal’dır şimdi
……İstenmeyen sevda, vebal’dir şimdi

Yemekten kesilir, göz uyku tutmaz
Sevdalı gönüller, ne hal’dır şimdi
Yakar da sineyi, nefsi uyutmaz
……Bu aşk sevgilere, mahal’dir şimdi
……Sevene, sevdiği, Zühal’dir şimdi

Irmak olur taşar, akar ha akar
Deryalara koşan, bir sal’dır şimdi
Aşkın ateşiyle, yakar da yakar
……Gönlün yaşadığı, masal’dır şimdi
……Bu masal aşklara, misal’dir şimde

Nasıl koku salar, şikar gün boyu
Bülbül’ün konduğu, o; dal’dır şimdi
Nazlanır, salınır, bir göl de kuğu
……Araya hep giren, kodal’dır şimdi
……Canan’ın giydiği, bindal’dır şimdi

Gözler yola bakar, sevdiği gelmez
Özlemle geçen gün, bir yal’dır şimdi
Dertleri depreşir, yüzü de gülmez
……Düşündüğü her şey, hayal’dir şimdi
……Acımasız zaman, seyyal’dir şimdi

Dün kahkaha atan, aşık Lüzumsuz
Gül’e; sevdalanan, bir zal’dır şimdi
Olur mu diyorlar, hiç bir çöl kumsuz
……Sonbaharda dallar, hazal’dır şimdi
……Tüm bahçe ve parklar, gazaldır şimdi

Sadık DAĞDEVİREN
Aşık LÜZUMSUZ

ETEK YAZILARI

LAL:Dili tutulmuş, konuşamayan
HELAL: Dini kurallara aykırı olmayan, yasak olmayan
İCLAL: Büyüklük, ululuk
BAL: Araların ürettiği, tatlı, akışkan sıvı
VEBAL:Günah, üstüne alma, günahü üstlenme
DABAL: Kısa boylu
HAL: Vaziyet, durum
MAHAL: Zaman, yer, olumsuz bir şeye sebep olma
ZÜHAL:Satürn gezegeni
SAL: Irmak üzerinde yüzdürülen ilkel kayık, tabut
MASAL: yaşanmış yada hayali kısa öykü
MİSAL: Örnek
DAL : ağacın gövdesinden ayrılan her bir uzantı
KODAL : Hendek
BİNDAL: Yöresel bir giysi.Doğu anadoluda bindallı, Egede üç etek gibi bayanların giydiği giysi
ŞİKAR: Yaban gülü
YAL: 1-Tatsız, tussuz 2-Hayvanlar için elde hazırlanan yiyecek
HAYAL: Düşünülen, istenilen, akılda canlandırılan şey
SEYYAL: Akan, akışkan
Depreşmek: Tekrarlanmak, nüks etmek
ZAL: Deli
HAZAL:Kuruyup düşen ağaç yaprağı
GAZAL: 1-Ceylan-2- Mısır koçanı yaprakları. 3. Darı sapı 4. Kuruyup dökülen ağaç yaprağı.

NOT: Değerli şiir dostları.Bu şiir türü diğerlerinden farklıdır." """BEŞLİ ÇEŞNİSİ"""" adını verdiğim bu şiirde her beşlik farklıdır, ancak bütünün bir parçasıdır.BİR ve ÜÇ’üncü dizeler bir biri ile, İKİ İLE DÖRT VE BEŞİNCİ dizeler bir biri ile kafiyelidir.İkinci dizede KÖK KAFİYE belirlenir, DÖRT VE BEŞ’inci dizelerde o KÖK’ten türemiş kafiye seçilir.Yine bana ait bir TARZ’dır.Denemek isteyenler için hoş bir çalışma olmasını diliyorum.Tüm gönül dostlarına, selam ve saygılar
-----------------------------------------------------