5
Yorum
9
Beğeni
5,0
Puan
535
Okunma
Boşuna kelime-heceye düşme
Sevgin aşkın ölüm, barışın ölüm
Şaman kültüründen daha da şişme
Doğunun batının dininde külüm
Binlerce yıl geçmiş çalışmaz kafa
Şairler boşuna karışmış lafa
Peygamberler yalan Tanrı çaresiz
Bu çağ girdabında robot mu densiz
İnsanın insana yaptığı zulüm
Bu zulümden anka doğamaz gülüm
Hep inanç yüzünden göğe ve yere
Hayvandan farkı ne, kul olsan bire
Ölü Tanrı, ölü insan, hep ölü
Çocukken zehirler deryası çölü
Yapay zeka robot gelecek elbet
Tanrıya yalvarma, duyamaz medet
Her yaşında hayal alemin cennet
Cehennem mi hayal, arafsız gayet
Doğuracak robot cinslik kalkacak
Bir tuş ile yaşayacak ölecek
Hayır inkar etme, gelen çağdır bu
Tanrı ve din boşuna bir bağdır bu
Tapınmayın bilinmeze meçhule
Hiç insanı düşünmüş mü gök kule
İnsan çözer bilinmezi meçhulü
Ruhu zihni aktarırken makulü
Ölüm geçe kalır, his duygu ölür
Gelmesi gereken kıyamet gelir
Alır bir başını gezer uzayı
Sapanmış füzeymiş atlar fezayı!
Ya cinnet çağında Yarı Tanrıyız
Ya da dediğince belki sanrıyız
Lakin görünür köy, yolu besbelli
Robota din yükle, kitap yükle, gel.
Bakalım ne imiş, tapmaya engel!
Alimler veliler tıp elektirik
Nesil olmasın mı terelellilik
Mecbursundur bilgisayar gördükçe
Sen de benim gibi fikir sürdükçe
Çıkmaza pat olup susacaksınız
Belki eski kuşak kusacaksınız
Şairle şiirle beni haşlayıp
Kelle kesip kan yolunda taşlayıp
Kellemden bir lamba dikip bakacak
Kendi kelleni de benle yakacak
Derisin yüzdüğün enel hak benim
Pişirip kazanda tuzlayıp sonra
Kemiğim etimi yersen ne derim.
Zombi gibi dedikodumu yapma.
Gel sık şu kafama kurtar çileden
Ben anlamam yalandan ve hileden
Çürüyorum çürüyorum ey Tanrım
Ya bana ip uzat ya da çek kanım
Kalsın benden sana bu can vaveyla
Olsaydı duyardı sağır galiba
Kuşak diyorum ya, kuşakmış meğer
Eskilerden daha ahlaklı değer
Bir üst insan formu güncelle beni
Resetlerim ben de istersen seni
Ne bakarsın atam anam ne dedin
Dostum ve gardaşım neyimi yedin
Ne zaman ne mekan benden karanlık
İşte kafam zihnim senden karanlık
Güneş ışık nur mu aradığım hep
Nedir beni böyle yazdıran sebep
Eğil mana eğil madde sırrı ver
Sırrını ver gayrı, de bana geber
Razıyım ey Tanrım ölmeye hemen
Eğer sende razı isen dememden
Rızan yoksa gönder gök ordusunu
Çekiliversin dünyadan bütün su
Hayır hayır olmamalı sonumuz
Kapatın ışığı yansın mumumuz
Üstat “çile” buymuş seninki ne ki
Diyecekler elbet delinin teki
Kalk sefil düşünce beni de kaldır
Tut elimden göğe ummana daldır
Damlada boğ gözyaşıyla temizle
Bıktım nasılmış gör hıçkırık izle
“Yunusum” senden mi içre olanın
Bana miras değil miydi kalanın
Kuşun kurdu biti kadar gücüm var
Ben bunları yazarken ne suçum var
İdam geri gelsin çıkayım dara
Kirlenmiş gördüm Nil Tuna Sakarya
Seks robotu indirilir bir banttan
Araba gibi de satılır alttan
Kalmaz koca karı aile kalmaz
Nasıl bir çağdır bu pörsümez solmaz
Tenekeden kuşlar uçarken gökle
Bir ben mi ezildim taşınmaz yükle
Yok değilim, varlık nedir muamma
Keşke üretilmese tek muşamba
Kalksam sabah erden buz gibi bir su
Yesem bal kaymak süt çeksem bin bir Hu
Zaman hep geriye aksa ne olur
Belki gider gider Tanrıyı bulur
Koç üstünde öğret ata binmeyi
“Dedem Korkut” göster yere inmeyi
Kılıç ver elime okum yayımı
Ben alayım ava çıkıp payımı
Dağları eritip demirden taştan
Feth edeyim dört kıtayı sil baştan
Gökleri seyredip ay ışığında
Dans edeyim ateşlerin başında
Melekler gelirken saf saf göklerden
Kurtarmalı beni bütün yüklerden
Yıkayıp paklayıp beden ruhumu
Büyütsünler miraç denen tohumu
Tanrım Tanrım bir ben kaldım dünyada
Haydi yeter artık beni alsana.
.
.
.
Devamı . . .
5.0
100% (3)