Şah damardan yakına, kelamı sunmuş yazmış
Gülümü anlatacak, güfteler sözden azmış
Nihaventler, hicazlar zerrece anlatmazmış
Gönlünü esir etmiş, çıtkırıldım zebuna
Selini mesir etmiş, küle dönmüş od/un/a

Aynalarda gördüğü, verdiğinde uyarı
Reng âhenk hayallerin, sıfırlanır ayarı
Umuduna köz olur, can bildiği o yarı
Düşlerinin alayı, uğrayınca vurguna
Sürmek işin kolayı, g/eceleri sürgüne!

Suların duldasında şafaklar söktüğünde
Gölgesinin üstüne, dizlerle çöktüğünde
İçindeki yanardağ, göllere aktığında
Serabı döşe saran, yürür aklın zoruna
Sel vurgunuyla her an, gelir burun buruna

Kırkayak sancıların çıkış öncesindeyken
Topyekûn vurgunların gala gecesindeyken
Vuslatın eşiğinde, hicran locasındayken
Feleğin aynasında, rüya kalsa düyuna
Sürgünler dünyasında kışlar onun neyine

Sevmekten, sevilmekten başkaca yoktu kastı
Çilesi kalburüstü, hizmetine mahsustu
Elleri yanağında, sulara daldı sustu
Yıl yorgunu her anı, kandı vuslat turuna
Delibal gam limanı, hayaller taburuna

Celil ÇINKIR - DELİBAL