1
Yorum
10
Beğeni
5,0
Puan
859
Okunma

Sayın Muhsin Yazıcıoğlu’nun anısına
Sur’a üfledi İsrafil
Sus, dedi
Sus ve giyin libasını.
Aşk uğruna biriktirdiğin ne varsa al yanına
Seni bekleyen uzunca bir yolculuktur
Yükün hafif, aşkın ağır olanı makbuldür
Vuslat yakındır, gün bugündür.
*
Sustum Hafız
Çözdüm parmaklarımın sırrını
Döktüm Kanlıçukur’ a tırnaklarımın bütün hikâyesini.
Bilseydim ki kader soğuk bir kayboluştur dağ başlarında
Ben yine de beklerdim Hafız,
Beklerdim bir uçurumun kenarında.
Kutsanmış bir yazgının vebalini omuzladım
Varsın tek, ölüm bulsun beni Hafız
Bulsun memleketimin buz mavisi gökyüzünde.
Bilirim, elbette can ile imtihan olunacak en nihayetinde
Ve ben yorgun geçeceğim bu imtihanın eşiğinden
Ve ben yorgun düşeceğim ömrümün elli beşinden.
Bilmezler mi bizi Hafız?
Nasıl sevdik vatan millet türküsünü
Allah; yar dedik, yardımcı dedik
Cihat bildik Türk’ün kutsal ülküsünü.
Yaktım yüreğimi, kar ile uslanmaz artık bu ağrı
Nâr ile nur tutuştu Hafız
Vuslattan gayrısı ondurmaz bu yanık bağrı.
Evvelim Yusuf gibi kuyularda geçti benim
Soğuktu, zindan yerlerde buz nefesledim gün be gün.
Üşüdü gözbebeklerim
Üşüdü ruhumun beşiği, edersiz tenim.
Ve ben yine bekledim Hafız
Yine bekledim sabah ezanlarının salahiyetini.
Varsın biz çekelim yine memleket çilesini,
Varsın bizim göğsümüz yansın yine cehennem gibi.
Kaç kanlı siper kuruttuk sinemizde biz Hafız
Toprağa verilirken taze canlar
Kaç kez yumruklandı şu nefes bilir misin?
Kaç kez öldük, kaç kez selamız okundu bizim
Ağır gelmez bize artık can denilen şu kanatlı kuş
Açarız da kafesini ,
Dolanır gider göğün yüzünde bir teyyâre gibi.
Bilmezler Hafız
‘Muhsin’ ne demek?
Neden taşırım bu ismi?
Neden feda ederim şu garip yüreğimi,
Aciz bedenimi ,
Ve emanet olan her şeyimi?
Bilmezler Hafız, bilemezler.
Hafız, Güneş’i öptüm alnından bugün,
Helalleştik kuşlarla
Bulutlarla selamlaştık
Söyle Fidanlara, Güllere ağlamasınlar Hafız
Beklesinler nevbahara yaklaştık...
Ve biz; toprakla vatanlaştık, vatanla kucaklaştık .
Sustum Hafız, bitti kelâmım seninle
Sükûtum sana değil, benim lisanım artık hâl ile…
Ve Sur’a üfledi İsrafil
Sus dedi,
Sus ve giyin libasını...
Muhsin Yazıcıoğlu’na ithafen...
Ayşe Işık Uyanık
2018
5.0
100% (6)