1
Yorum
5
Beğeni
5,0
Puan
521
Okunma
Yürüdünmü, başın dik yürüyeceksin arkadaş
Sana bir yoldaş olan olacak
Belki dağ belki bir taş
Süsleyeceksin rüzgarla
Boylu boyunu.
Sen bir şeyi unutmayacaksın
Şu dünya mekanında oyun içinde oyunu
Alnındaki terdir senin yagmur taneciklerin
Yay çizen kaşların
O ela gözlerindeki bakışların
Tarihin içinden süzülen nakışların
Dağları erittiğini unutmayacaksın arkadaş..
Belki vurulacaksin
Öleceksin
O topraktan yeniden dirilmeyi bileceksin..
Sen hedeftesin unutma
Ay düssede karanlığa
Doğruluğu kendine güneş edineceksin
Ağlasa karınca
Onun derdini dert edineceksin...
Yoldaki gölgeni tanı
Kalmamışsa bu dünyanın doğru yanı
Doğruyu sen bulacaksın
Unutmayacaksın
Toprağın bağrında yatanı.
Yanılmasın gözün
Serapkarda kandrılmasın umudun.
Sen yapacaksın en güzeli
Unutma, edebi ezeli.
Sen’ uzun yollardan geldin
Kurt gibi sezeceksin oyunu
Unutma aslını neslini soyunu
altayları, anadoluyu.
Sen oğlum
Sen kızim
Fidan boylu dediğim
Yiğidim dediğim.
Unutmayacaksın oyun’u
Unuttuğun an bil ki
Ne dostun var
Ne arkadaşın
Zincire vurulmuş halindir sana yoldaş
Son yurdunu léş kargalarına pay degil
Leş kargalarını dar edeceksin bu yurdu..
Sur gibi dimdik ayakta
Son kalenin burçlarında dalgalanan bayrakta.
Hissedeceksin kendini arkadaş
Şafak vaktinin sessizligi bozuyorsa kurt
Yüreğinde çizdiğin mekandır sana yurt..
5.0
100% (3)