Nezaketiniz için içtenlikle teşekkür ederim. Zahmete girip detaylı bir açıklama yapmanız takdire-şayan bir davranış, bundan dolayı da ayrıca teşekkür ederim.

Bir şeyin altını çizmek istiyorum ki size katılıyorum ve yorumumda da bu hissiyatı silecek başka bir kelime kullanılmış olsaydı, şiirin tesiri bambaşka bir boyut kazanacaktı diye vurguladım. Tema'nın benzeyen yönleri de bu hissi güçlendirmiş. Sadece buna dikkat çekmek istedim.

İlk hali ve ikinci haliyle de şiiriniz alkışlanacak kalitededir. Lütfen bizi de bir okur gözüyle ele alın. Eleştirimizi yapıcı kabul buyurmanızı rica ederim.

Güzel eserin sahibi yüreğinize sağlık!
Saygılarımla

Sn. Arkeolog rumuzlu şair arkadaşım merhaba.
Değerli zamanınızı ayırarak yaptığınız yorum için teşekkür ediyorum.
Sizden önce de Bir Dünyevî mahlaslı şair arkadaşım benzer bir yorum yapmıştı.
Tek hece şiiri aşkı anlatır tema olarak. Benim kaleme aldığım çalışmada aşkın gözardı edilen yahut hiç düşünülmeyen boyutuna dikkat çekilmek istenir. Daha girişinden itibaren bu duygu hakimdir. Bu çalışmamın ilk hali aşağıdadır.

Lisanımdan Anlayanım Çıkmadı

Gönle sığdırmaya kalkınca beni
Alanımdan anlayanım çıkmadı
Olsam da herkesin varlık nedeni
Cihanımdan anlayanım çıkmadı

Hayallere mana katan güç bendim
Şahları tahtından eden güç bendim
Evreni ayakta tutan güç bendim
Fermanımdan anlayanım çıkmadı

Yanlış mecralara adım attılar
Bunalıma girip matem tuttular
Teşekkür beklerken sitem ettiler
Hicranımdan anlayanım çıkmadı

Beyinlerde şimşek çaktıran bendim
Eşiğin ardına baktıran bendim
Parıltılı sular döktüren bendim
Mercanımdan anlayanım çıkmadı

Onlar sayesinde dindim, imandım
Onların eliyle zirveye kondum
Gerçek varlığımı onlarla sundum
Kaptanımdan anlayanım çıkmadı

Züleyha’nın yüreğinde nâr bendim
Safa - Merve arasında tur bendim
İsmail’e sebep olan sır bendim
Kurbanımdan anlayanım çıkmadı

Çok az bilinsem de küre içinde
Mührü bulunandım zerre içinde
Sakladım ben beni katre içinde
Ummanımdan anlayanım çıkmadı

Kulları yolundan azdıran bendim
Kays’ı Leyla diye gezdiren bendim
Nuh’un gemisini yüzdüren bendim
Tufanımdan anlayanım çıkmadı

Nicesine elem verdim küstürdüm
Hünerimle birçok canlar astırdım
Hallacı Mansur’u iple susturdum
Urganımdan anlayanım çıkmadı

Nemrut’a haddini bildiren bendim
İsa’yı babasız olduran bendim
Leyla’da Mevla’yı bulduran bendim
İhsanımdan anlayanım çıkmadı

Hiç bozmadım yâr edenle aramı
Uygulattım her canlıda töremi
Kül eyledim Aslıhan’la Kerem’i
Dumanımdan anlayanım çıkmadı

Cezbeli gül rüyasında ben vardım
Atomların kimyasında ben vardım
Canlıların paydasında ben vardım
Zamanımdan anlayanım çıkmadı

Dünya mülküm düşlerimin cemiydi
Varlığıma cömert kullar hamiydi
Cennete götüren gemi camiydi
Limanımdan anlayanım çıkmadı

Yüreklere hüznü dokutan bendim
Sürmeli yoluna bakıtan bendim
Gariplerden seli akıtan bendim
Figanımdan anlayanım çıkmadı

Zararım dokunmaz kalbi temize
Düşürerek acizden de acize
Sebep olan bendim Ölü Deniz’e
Viranımdan anlayanım çıkmadı

Üzülene kalbi tutuşan bendim
Saçı sakalına karışan bendim
İmdada Hızır’la yetişen bendim
Mihmanımdan anlayanım çıkmadı

Muhatap olmadım sersem gibiye
Kimliğimden verdim bana tabiye
Kur’an’ı öğrettim ümmi Nebi’ye
İrfanımdan anlayanım çıkmadı

Rahmanın yolunu tutturan bendim
Çilenin hasını tattıran bendim
Yusuf’u kuyuya attıran bendim
Zindanımdan anlayanım çıkmadı

Hep baharım, olmaz kışım, güz günüm
Delibal’ım her gönülde özgünüm
Canlıların alayına kızgınım
Lisanımdan anlayanım çıkmadı

DELİBAL – Celil ÇINKIR

Şiirin bu halini bilgi birikimine değer verdiğim Teslime Gülsen NURDOĞAN isimli bir öğretmen arkadaşıma yollamış ve kulağı ve beyni tırmalayan bölümü olup olmadığını sormuştum. Yaptığı yorumu aynen aşağıya alıyorum:
“Çok Güzel.
Yüreğinize sağlık.
Yalnız
Anlayanım çıkmadı yerine pek azı anladı anlamında bir ifade bulsanız daha doğru olur.
Kur’an’da da Allah CC hiç anlayan olmadı buyurmaz da insanların çoğu anlamadı veya pek azı anladı anlamında ifadeler buyurur.

Dünya mülküm düşlerimin cemiydi derken Allah’ın hayalleri gibi bir anlam çıkıyor. Bu yüzden “düşlerinin” daha uygun olur.
Tabi siz bilirsiniz ben okuyucu olarak yorumladım.” Demişti.

Haklılık payı vardı ve onun yaptığı telkinleri göz ardı etmedim.

“çıkmadı” sözcüğünün yerine “az benim” sözcüğünü koydum. Bu değişiklik de doğal olarak tek hecedeki
“Yaşanmadan çözülmeyen sır benim
Kimliğimi tarif etmek zor benim
Barınağım gönül denen yer benim
Yangınımı söndürmedi kar benim
Akıl almaz hünerlerim var benim
Her oyunu bozan gizli zor benim
İbrahim'in atıldığı kor benim
Kuvvet benim, kudret benim, fer benim
Mevla'danım, hayır benim, şer benim
Barınağım gönül denen yer benim
Enbiyanın yüzündeki nur benim
Kimliğimi tarif etmek zor benim” şeklindeki ayakların yansıması olarak değerlendirilmeye yol açtı.

Tema olarak da farklı, ayak olarak da farklı bir çalışma. Benzer sözcük “benim”. Bu sözcüğün yerine başka bir sözcük kullanılmış olsaydı hiçbir sıkıntımız olmayacaktı.

Şiirin tanımı yazılmayanı yazma yahut yazılanı farklı yazma sanatıdır.

İki şiir arasında fark yok gibi görünse de aslında bariz fark var. Birisinde yukarıda da belirttiğim gibi temada “aşk” kendini anlatıyor. Benim çalışmamda ise aşkın ilahi boyutuna dikkat çekiliyor.
Şiirin ilk hali benzerlik konusundaki tereddütlerinizi bertaraf ediyor mu?
Sevgiyle kalın.

Yorumunuz için teşekkür ederim.

Celil hocam, kibar cevabınız için teşekkür ederim.Öncelikle benim bir kaç şiirime baktınız, oradan 60-36 beden kıyasını yaptınız sanırım..Lakin bu kıyası kabul edemem.60 beden şiirlerimin ve dahi ötesindeki şiirlerimin de adlarını verebilirim...
Yalnızlık Sohbetleri..1-2
Delikli Kafes Destanı (o şiirde boğuldum,istediğimi yazamadım)
Dijital Hiyeroglif..gibi..

Şiirinizin ayak mısrasındaki akımı sesler değil, her ayak mısrasında kullandığınız iki adet ulama sağlamaktadır. Bu bir başarıdır. Elbette başarıyı da birey olarak ben belirleyemem . Yine de eleştirimi devam ettirirsem; ayak kelimesinin değiştirilmesini bile önerebilirim, yani; alan -mercan-kurban-lisan vb veya "anlayan" redifinin,ki bu da şiirin yüzde ellisinin ;kıtalardaki 3.ve 4. mırsların yeniden ele alınmasına neden olur..

Tereciye tere satılmaz:) Bu tür sohbet ve eleştirilerden heceyle ilgilenenlerin de bir çok kazancı olur diye de düşünüyorum..Benim de kazancım olur hem.


Hem ben şiirinize kötü demedim, Cemal Safi'nin Tek Hece aşkı ile kıyasladım."Tek Hece Aşk" ile kaç şiiri kıyaslayabiliriz ki??

"Kaldı ki bunun kararını verecek bizler de değiliz."

Lakin bu ifadeniz edebiyat-yayınevi- çeşitli edebi ideolojik grupların, mafyalarının varlığının tasdiki oldu bende..

Yine de geleceğe kalma babında;

Faruk Nafizden Han Duvarlarını
NecipFazıldan Sakarya Türküsünü
Mehmet Akiften İstiklal Marşını
Yahya Kemalin ...? (en sağlam şiiri hangisiydi aklıma gelmedi)
Cemal Safiden Tek Hece Aşkı vb..geride bırakacak şiirler görmektir dileğim..

Bu tür şiirlere yaklaşıp da şahsen geçememiş diye kanaat getirdiğim şiirleri görünce heyacanlanıyorum yine de..

Bu tür şiirleri bir kaç kelam ile geçiştirmek herşeyden önce size ayıp olacaktır.... Değerli hececilere bu bir sitemimiz olsun.

hece babında bir tebessüm bırakarak..
Sağlık ve huzur ile kalınız.

Sn. Bir Dünyevî mahlaslı arkadaşım, öncelikle değerli zamanınızı ayırarak şiirime yaptığınız değerlendirme için teşekkür ediyorum.

60 beden bir elbisenin içinde 36 beden ölçüsüne sahip birisi kaybolur. Bu gayet normal bir durum. Bu o elbisenin kötü olduğunu göstermez. Zira her elbise her bedene uymayacağı gibi her şiir de herkese uymayacaktır.

Çalışmamın geleceğe kalması için bir iddiam yok. Kaldı ki bunun kararını verecek bizler de değiliz.

Kimisi, ses boğulması olarak değerlendirdiğiniz hususu, akıcılık unsuru olarak değerlendirmektedir.

Yorumunuza saygı duyarım.

Sevgiyle kalın.