Bir giz saklanır sanki yürüdüğüm bu yolda,
Yankılanan bir sesle çağırır her adımda,
Kimseler gelmeyipte yalnız ben kaldığımda,
İş işten geçmiş artık nedamet vermez fayda.

Gölge gibi peşimde bırakmaz hiçbir zaman,
Kulaklarım sağırmış gözlerim ise duman,
Uyanmış olsaydım ki şu gaflet uykusundan,
Tövbe sarar dilimi giderdim hiç korkmadan.

Ne bana yakındır bu, nede uzaktır sana,
En büyük nasihattir düşünüp anlayana,
Gönderir bedenini kara toprak bağrına,
Belki bugün gelecektir ansızın canına.

Asıl hayata kapı yalan dünyaya sondur,
Herşeyi silip atan hakikâtli bir yoldur,
O kadar yaşadığın hayatın özü budur,
Nerede olursan ol o gelip seni bulur.

Doğduğunda okunan ezanın selasıdır,
Bırakmıyor peşimi sanki baş belasıdır,
Kaçış yoktur elinden alnının yazısıdır,
Sona gelen hayatın bir nefeslik anıdır.