0
Yorum
2
Beğeni
5,0
Puan
1031
Okunma

İçimde volkan gibi etrafa
saçılırken sevgi kıvılcımları,
Ömrümden ömür geçiyordu
sonbahara hapsolan yitiksizliğimin
adressizliği,
Ve gözlerini anımsarken hayalperest
düş kırıklarım,
Esti yüreğimin kavak yelleri,
Yokluğunu mumla arayamamak misali..
Uzaklığın mesafesindeki özlem
duvarlarını yıkarken,
İsyan bayrakları aşmış kırık
gururumla durmadan koşuyordum
kanayan dizlerimin sancılarını
görmezden gelerek,
Ve yollarıma engeller bırakıp ihanetini
bahşederken körleşen duygularıma,
Tükendi bitti umut kokan
kavak yellerim,
Nefretinin üzerine setler çektim
sol yanımı işgal etmeyesin diye...
Bir yarım hikaye gibi çınlanırken
kulaklarımda aşkın
masumiyetini andıran şarkılar,
Tüm benliğimi sarıp sarmalıyordu
gecelerimi boğazıma düğümleyen
hüznünle,
Ve güzün hazin sonunu uğurlarken
kapımda davetsiz misafir kılığında
ayrılığın habercisi kışa teslim
ediyordum yorgun bedenimi,
Kuruyup soldu sevda kervanından
göçen kavak yellerim,
Asilliğine sadık kaldığım yalnızlığım
limanlarını terk edip çaresizliğine
fırtınalar kopartıyordu kırıntılarına
mührünü vururcasına..
5.0
100% (2)