sakaryamŞiirin hikayesini görmek için tıklayın NECİP FAZIL KISAKÜREK üstadımızın SAKARYA şiirinin yorum bölümüne 2012 yılında yazdığımız şiirimizdir..kaybolmuştu..sevgili arkadaşlardan bir tanesi bunu beğenmiş sevmiş sağolsun
HIRSLI diye bir arkadaş sayfasına kaydetmiş bizde onun sayfasında bulduk ..ALLAH razı olsun.
Sakarya,başı dimdik;yüzü güleç,gözü pek
Bu yeşil örtü senin,iliklerin saf ipek Yürür nazlı edalı peşinde binbir dilek Başına tac,ruha ilaç bu coşku ve bu emek.. Sonsuz parlayan ışık yüzünün perdesinde Islanır fani kumaş uslanmaz nefesinde Damla damla eriyen bir ruh var sinesinde Kulaç atan atana çağlayanlar sesinde.. Mevsim her daim bahar her damla bağrı yanık; En küçük yelde bile dallar,budaklar kırık! Sen öyle yakınsın ki el uzatan tutacak Apayrı dünyalara yelken açanlara bak! Hastalık azgın ordu her türlü donanımlı Başında çürük elma milyarların kıralı Hani düşde görmeyen görür ya gerçek hali Madeni sönmüş ocak şapkası mor bereli.. Kayıp acı,kayıp zor;bu güzelim sabaha İhanet;her kuytuda fasıl okur günaha Yarına kayt çekmeyen ne söylesin Allah(c.c)’a Delik cep;bozuk para,bozuk çark:Daha daha! Korkma,dünya dağıtır ateşi,yeli,seli Sen göğsünü ger yürü kimseler demez deli Akıl işlet makam kur dağlara yasla beli Mutlak işitir görür hakikat kuru keli! Bitti mi arzu,iştah;beniz bet atar tümden Az mı ilham yürüdü peşinden koştu dünden Çamurdan olsa bile adam olmazmış senden Kütük ateşe yakın çamursa aşka!neden? Su lazım bir damlada olsa aşkın çarkına Taş döşenmiş duvarlar salmaz gönül yurduna Yurtsuz,göçebe kuşlar gönül koyar dünyaya İniler gece gündüz kan düşer Sakarya’ya!.. 2012..vahapulukaya |