2
Yorum
8
Beğeni
5,0
Puan
466
Okunma
Al inceden kağıda yaz şöyle kara kara
Dünya umut dünyası sabaha yokum
Kime borcum varsa hoş gelsin alsın hemen
Hemde karın doyursun sabaha yokum
İçimde çığlıkların her bir ucu kırık
Yerden göğe gerilmiş nefesim kabarık
Artık beni dinlemez oldu kupkuru sırık
Efkârlı gidiyorum sabaha yokum
Ayağımın altına aldım bütün taşları
Yağmur suyu sulasın ateşli bakışları
Harmanım başak başak sevdamın nakışları
Yıldızları yakıp uyu sabaha yokum
Taze meyveler gibi düşümde yeşerttiğim
Hayalimde binbir renk salkım salkım sevdiğim
Nerde olursa olsun hasretle beklediğim
Cennetlere yaz gelsin sabaha yokum
Karı erimiş dağın suyu çağlayıp akar
Gözü kör olsa bile kalbim yüceden bakar
Cennet bulamayanı ateşler zâlim yakar
Borcu harcı ödedim sabaha yokum
Kırkılı kalabalık çarşının pek tadı yok
İnsan sümelerinin asaletli adı yok
Hon dererek vardığım akşamın muradı yok
Sarraf altın almıyor sabaha yokum
İki metre kumaşı saracak cana baktım
Köprüden geçer geçmez güne güneşe baktım
Her dilde okuduğum süslü kitaba baktım
Şerde de hayırda da hayır sabaha yokum
Kimi helleledimse o aldı ben hep verdim
Mahşerin ortasına yünlü halılar serdim
Göz ucumdan kaydırıp boşluğa attım derdim
Şen şakrak mutlu Mesud sabaha yokum
Pervanesi olmayın ışığı çok dünyanın
Zerzebil cahil heba kurur suyu Derya’nın
Hak rızasından başka âşk yoktur âlemi Han’ın
Bağım bostanım benim sabaha yokum.
5.0
100% (2)