ateşe gir desem yanarım dersin
Hak yola gel desem dönerim dersin
at yok araba yok binerim dersin
sen kirpi sırtından seyehat edip..

pekmez dut pekmezi lezzet rayha han
içine kurt girmiş göz gönül duman
bu kapı dar kapı helede saman
yandı mı kaçarsın çifteler atıp...

atan karpuz yerdi peki turşu ne
iştahı kabartıp yük yükle tene
bu oyun eğlence keyftir çingene
hem boğuluyorsun hem batıp batıp...

kanında ateş var yangını gökde
güneş göründükçe leke gömlekde
taştı dem dem dolan gözyaş çömlekde
hayra âlamet mi hak çalıp çalıp....

trenin rayına koymuşum başı
oynat dur dünyaya kirpiği kaşı
kes desem kesmiyor haram traşı
yüzüp çalkalıyor sel dalıp dalıp..

biryerde hata var kim kime kefil
aç susuz perişan yoksul sersefil
ağzında yanıyor bin renkli kandil
mor dağın üstünden gam kayıp kayıp..

hani tesellisi sıcak bir ekmek
güneş gören balkon âşk sevgi demek
kumarcı boynuzu sırtına şelek
yükle al devir al köleden çalıp...

eskiden yalanda olsa ev vardı
iki anahtara masumlar tavdı
hayali asması üzümdü nardı
kuzucuk sarmasın ye kıyıp kıyıp...

bugün hırsız olan kahkaha tufan
çılbanıp soyunan anadan üryan
kazık atan adam nara atan han
devlet suyuyla yıkanıp yıkanıp...

mütahit mühendis doktor kurbağa
besili domuzdan farksız bir boğa
insan evladı çıkamaz sokağa
ekmeğini faize banıp banıp....

kör boğaz düşkünü sağır salata
bu ağır leşleri nere fırlata
arabada kalmaz fren balata
kan irin köstebek yalatıp yalatıp..

atın yemi hazır memur maaşlı
sanat camiası oğlan traşlı
hayasız pencere adi tek taşlı
ağaç altı yatak kalk yatıp yatıp...

şirinlik şerbetlik üçbeş hokkabaz
suda da dönüyor telde de cambaz
filmin başrolünü kapmış ham papaz
yağlı lokum gibi şişirip şişirip...

kurbanlık koyunu güt desem gütmez
bela fırtınası yıllarca gitmez
çığlığına çığ düş çehresi tutmaz
zırcahil avazın bağırıp bağırıp...

kimi kessen çekirdeksiz hormaonlu
dişine diş bileyler kara donlu
hasta yatağında ölmüş Samsunlu
sırtında palanı düşünüp düşünüp..




vahap ulukaya