Geç kalmadan gel

Hani ant içmiştin, sözün vardı ya
Az kaldı ocağa, geç kalmadan gel
Ferah yer isterdin, yerin dardı ya
Yolu ver bacağa, geç kalmadan gel

Sağlığın sıhhatın, dizde ferinken
Yirmibir Haziran, günün derinken
Rahatın yerinde, yolun serinken
Varmadan sıcağa, geç kalmadan gel

Özlemle bekleyen, elin ovalar
Kanatlar açılmış, bekler yuvalar
Zemheri ayında, soğuk havalar
Sarmadan bucağa, geç kalmadan gel

Yırtılmadan kalsın, yüzde arların
Tipisi geliyor, yağan karların
Özünde saklanmış, gizli sırların
Çıkmadan açığa, geç kalmadan gel

Bu naciz vucudum, olmadan hasmın
Kadere yazılmış, özelim cismin
Gönlümde yer eden, güzelim ismin
Çıkmasın kaçağa, geç kalmadan gel

Şeytani duygular, içe dolmadan
Depremler,tufanlar, bizi bulmadan
Kırmızı güllerin, rengi solmadan
Yazıktır çiçeğe, geç kalmadan gel

Mazide virane, kalanı unut
İlk başta ısıran, yılanı unut
Geçmişe sünger çek, yalanı unut
Aras’la gerçeğe, geç kalmadan gel

İSHAK ARAS
ishakaras (mihman)
21 Kasım 2019

üstadların kaleminden


Gerçeğin gözünde yıkıldım gitti
Baktım şu ortama takıldım gitti
Ah ettim vah ettim sıkıldım gitti
Dağlara taşlara geç kalmadan gel...
AHMET KARA

Kin gurur olmasın seversen eğer
Kırılmasın diye titre, ver değer
Böylesi sevgi az bulunur meğer
Açılan kucağa, geç kalmadan gel ...........> Saffet Kuramaz