4
Yorum
10
Beğeni
4,9
Puan
746
Okunma
Dil : Gönül
Dil-suz :Gönül yakan
Dil-duz : Kalbe batan, gönül delen
Suz : Ateş, sıcaklık
Halas : Kurtuluş
Azar-ı dil : Gönül kırıklığı
Nur efşan : Işık saçan
Fersude : Eskimiş yıpranmış
Zehredar : Yiğit, cesaretli, yürekli
Behimi : Hayvani, şehevi
Tin : Ruh
Sin : Mezar
Ey aşkın hançerini yüreğime saplayan,
Gamze-i dil duzunla gönlüm eyledi iflas!
Sinendeki suzunla nasıl bulsun dil halas,
Bu hesap böyle olmaz, sen misin hesaplayan!
Elbet sırattan ince yüce dağlardan yokuş,
Çetrefilli aşk yolu yürüyemez gafiller!
Niye öter bülbüller niye derttedir diller,
Sanmayın aşk meyini içmedi kuş ile huş!
Geçmiyor dil yâresi gitmiyor azâr-ı dil.
Aşka sabır gerekir etmem derdimi ayan.
Aşkım derdime çare sen kendi derdine yan,
Gösterir huzurunda adalet neymiş Âdil!
Nurefşanı sen misin şu fersude hanenin?
Beni de aydınlatsan nasiplensem nurundan!
İkrara yanaşmazsın yakarsın gururundan,
Gönlüme bir faydası olmaz ki bahanenin!
Namerde boyun eğmek kolay mı zehredâra?
Kedinin pençesinde aslanın ölümü zor,
Sevmeyi bilmeyenler aşkı görürlermiş hor,
Kim açar yârdan başka yârına derin yara!
Bir kaşa bir kirpiğe ömürler heder olur,
Behimi duyguları aşk sanıp kalbi yaktık.
Boş hayale aldanıp tini sine bıraktık,
Mevla’yı unutanın Leylası keder olur.
5.0
88% (7)
4.0
12% (1)