35
Yorum
2
Beğeni
5,0
Puan
3166
Okunma

bazen dev bir şırınga
alıverir hayatın tüm renklerini
siyahla beyaz kalır sadece
doğru ya da yanlış kadar yalın
belkisiz, fakatsız...
ben siyahada aşığım çılgınlar gibi
yaşamaya alışkanlığımdandır belki de
.......
masalların yalandığını
göğün mavi mavi bakmadığını
güneşin her doğduğu güne mutluluk saçmadığını
pek erken anladım....
........
ondandır, yaşımın yaş katı yaşlandım sanki
alacak yaş kalmadı doğum günlerimde
umutlarım için üfledim mumları
inandım hepsine gerçekmişcesine...
..........
umudu kurşuna dizsede ölüm,
umuda kurşun işlemez ki buda bilmediği ölümün!...
...........
herkesi kovalamak isteyipte
herşeyden kaçanlardan değilim ben.
bazen izin verdim kaçmalarına,
bazen durup yakalandım...
öylesine yapmacıklardı ki
nefes almaya korkak...!
........
güneş batınca
hava kararırdı onlara.
göremezlerdi ki
karanlığa teslim olmayan,
gün doğmadan aydınlatan ,
gecenin içinde bile kaybolmayan maviyi....
GÖREMEDİLER...
Sırf bunun için yaşayamadılar, öldüler...
.........
öyle ki sinekler bile kokularını aldı !
yapıştılar kokmuş etten tenlerine, vızıldayarak !
yürüdüm aralarından
kimileri çiğneyip geçtim,
kimileri takılıp düştüm.
kayboldum zaman zaman.
ama korkmadım ,
kaybolmaktan da kaybetmekten de ! ! !
........
umutlarımı kıskandılar,
umut etmeyi bil(e)mediklerinden.
dik dik baktılar gözlerimin içine,
bakmadım...
yürüdüm geçtim ,ezdim geçtim .
..........
baktığımda
en eski ümitsizliklerim geçti ard arda
kanlı gözlerinden.
hepsi mahvetmek, benim etimide kokutmak içindi !
kayboldum olduğum yerde....
........
etin, kanın, sineklerin içinde,
yalnızdım
belki de yapayalnız...
ama yeni umutlar verdim,
anlayan ellere
taze tohumlar gibi
itiraf ettim tüm gerçeklerimi
ihanet ettim en sevdiklerime
.......
gece karanlıktı
suçlu ben değildim
yine de
durdum ağladım...
! ! ! ! ! ! ! ! !
ELİF BAŞTUĞ 2005
5.0
100% (2)