1
Yorum
5
Beğeni
5,0
Puan
909
Okunma
.
Bak nasıl ağlaşır çakıl taşları,
Çarptıkça her dalga hınçla sahile...
Deryaya karışır feryat yaşları,
Çırpınıp durdukça bin bir ah ile...
.
Belki de her aşık bir çakıl taşı...
Dinmeyen hasretin dövdüğü başı...
Gecenin koynuna döktüğü yaşı...
Ve vuslat duası inşallah ile...
.
Bir leylaya mecnun verilmişim ben,
Bir bakışla yere serilmişim ben...
Kalkınca bildim ki, vurulmuşum ben,
İsmine aşk denen bir silah ile...
.
Gönlüme yaralı bir düş değmeye,
Yalnızlık yağmurum başlar yağmaya...
Elime dökülen yaşlar nağmeye
Dönüşür gah hüzzam, gah segah ile...
.
Düşsem de tarifsiz mahzun hallere,
Dönsem de yapraksız kuru dallara,
Uykusuz gözleri tozlu yollara
Bağlarım yıllardır ben sabah ile...
.
Ürperir yüreğim hazla daima,
Aklıma düştüğü anda gül sima...
Hasretle solsam da hüznümü ima
Edemem ne keşke, ne eyvah ile...
.
Sevgiler katkılı, arzular taşkın,
Duygular tutkulu, yargılar şaşkın...
Yan yana gelmesi imkansız aşkın,
Mantığı üzmeyen bir izah ile...
.
Derler ki, erdemdir sevgiye cevap,
Farz kılmış sevmeyi zira dört kitap...
Umarım alır da severek sevap,
Yanmaz nara yarın, yar günah ile...
.
Veli BOSTANCI
5.0
100% (4)