Nasıl da gelip geçmiş sayamadım yılları
Maziye selam çakmış belirsiz sayılarım.
Bir an gerçekmiş sandım tüm yalancı falları
Yüreğimi çok yakmış dalgasız kıyılarım.

İçimde çöreklenmiş milyonlarca acı var
Başlamadan bitmişim sanki mevsim sonbahar
Ilık rüzgarda donar, yüreğimi yakan har
Beni gayyaya çekmiş, dalgasız kıyılarım.

Çareler arıyorum, dert bizde derman bizde
Belki de aranılan, içimi yakan közde
Reçetenin gerçeği aşkla nurlanmış yüzde
Her köşeye aşk ekmiş dalgasız kıyılarım.

Zamana kafa tutup gezinmiş ora bura
Bilmem kimler yolcudur, kimler nerede dura?
Kaybetmiş tüm gücünü sineye vura vura
Acı çekmekten bıkmış dalgasız kıyılarım.

Kanatlanmış bir sevda, bizi bize getiren
Yılların hasretini bir bakışta bitiren
Her şeye çare bulup, ona akıl yetiren
Sana hep aşkla bakmış dalgasız kıyılarım.

Ne ararsak ordadır, ordadır aşkın kökü
Yüreklerde yeşerir, vuslat denen bu türkü
Ama hep omuzumda, yalan yılların yükü!
Bütün dünyamı yıkmış, dalgasız kıyılarım.

Dosteli konuk olmuş, gönül denen saraya
Riyakarlık edeni hiç sokmamış araya
Arada sitem etmiş, kızıp bahtı karaya
Beni peşine takmış dalgasız kıyılarım